25 Kasım’ı binlerce insanın yaşamını yitirmesine sebep olan savaş koşullarında karşıladıklarını ifade eden Kaytaz, “25 Kasım’ı, binlerce insanın yaşamını yitirmesine sebep olan savaş koşullarında karşılıyoruz. Kadınlar savaşın ve sömürünün yarattığı tahribattan ve şiddetten daha fazla etkileniyor. Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde savaşın yarattığı her türlü şiddete maruz bırakılan Filistinli kız kardeşlerimizi selamlayarak başlamak istiyoruz.” dedi.
Kadına yönelik şiddetin ve ayrımcılığın kaynağının toplumsal cinsiyet eşitsizliği olduğunu aktaran Kaytaz,”İktidar tüm kurumların içini boşaltıp, sosyal devlet anlayışını tahrip ederek, haklarımızı tırpanlayarak kadına yönelik şiddeti artırıyor, eşitsizlikleri, ayrımcılıkları derinleştiriyor ve ataerkil sistemin güç ve iktidar ilişkilerinden beslenmeye devam ediyor. Toplumsal cinsiyet eşitsizliğini destekleyen, derinleştiren, normalleştiren her icraat ve söylem, kadına yönelik şiddetin önünü açmaya devam ediyor. Nafaka hakkının tartışılması, 6284 sayılı şiddet önleme Yasası’nda “reform” tartışmaları ile gericilikten cesaret alarak laikliği tasfiye etmeye çalışan iktidarın ve siyasal İslamcı partilerin kadın hakları aleyhine çeşitli demeçleri ile uygulamaları bu sürecin önemli parçalarıdır” şeklinde konuştu.
“DİSK’li kadınlar olarak, laikliğe sahip çıkarak yaşamın her alanında deneyimlediğimiz ayrımcılığa karşı inatla ve umutla, taleplerimiz için mücadele etmeye devam edeceğiz.” ifadelerinin yer aldığı açıklamada talepler şu şekilde sıralandı: