Çanakkale için bir dönüm noktası olabilir…

 

Aydeğer, “Troia neden çok önemli?” konu başlığı altında; “Homeros tarafından M.Ö. 7. veya 8. Yüzyılda yazıldığı düşünülen, günümüze ulaşan en eski batı edebiyatı örnekleri; İlyada ve Odesa destanları, modern batı kültürünün temeli, dünya edebiyatının en önemli eserleri arasında kabul görmektedir. 7 kıtada onlarca ülkede İlyada ve Odesa temel eğitimin müfredatı içinde yer almaktadır. Dünya genelinde geçmişten günümüze süregelen Troia`yı konu alan filmler, kitaplar, sahne gösterileri ve görsel sanat eserleri üretilmekte, böylece dünyanın kolektif hayal dünyasındaki sarsılmaz gücünü ve etkisini artırarak sürdürmektedir Dünya kültürlerinden en çok referans gösterilen ortak miras noktalarından biridir.  Anadolu uygarlığının başı, Akdeniz medeniyetlerinin ilk filizi, Roma imparatorluğunun ana şehri ve atası Aenes’in anayurdu,  Paris’in köklerine kadar birçok medeniyetin kaynağı olarak görülmektedir. Binlerce yıldır süren Doğu ile Batının mücadelesinin en köklü simgesidir Troia aynı zamanda bir Anadolu destanıdır; Troia Savaşı’nda Anadolu’nun dört bir yanından Troia’yı savunmak için gelen askerler, 1915’de Çanakkale’ye, 1922’de Dumlupınar’a koşan Anadolu çocuklarıyla aynıdır. Fatih Sultan Mehmet 1462 yılında ; ‘ ...kentin düşmanlarını yendik ve biz Asyalılara karşı birçok kez yapılan kötülüklerin öcünü aradan yıllar ve çağlar geçmesine karşın aldık’ demiştir. Tarihte Çanakkale Savaşları, son Troia Savaşı olarak da adlandırılır. Mustafa Kemal Atatürk 1922 yılında, Anadolu’nun kurtuluşunda düğüm noktası olan Dumlupınar Zaferi sonrasında, (Dumlupınar’da Troialıların Öcünü Aldık) demiştir. Tarihte Çanakkale Savaşları son Troia savaşı olarak da anılır. Troia’nın çevresi kendisinden daha zengindir. Troia’nın da içinde bulunduğu Biga Yarımadası, Çanakkale Boğazı ve Kazdağları arasındaki Troas bölgesi dünya antik medeniyet tarihinde çok büyük öneme sahip çok kıymetli yerleşimlerin ev sahibidir. Döneminin gelişmiş en büyük antik yerleşimlerinden, Hz İsa’nın havarilerinden St Paul ( Pavlus) ‘un Hıristiyanlığı yaydığı inanç yolu rotalarından Alexandria Troas, döneminin en önemli inanç merkezlerinden Apollon Smintheon, Kaz Dağları,  Assos, Parion, Neandria, Zeus Altarı gibi onlarca antik yerleşim alanın etrafında bulunmaktadır. Troia kazıları dünya arkeoloji tarihi içinde çok önemli bir yere sahiptir” ifadelerine yer verdi.

 

“Sürdürülebilir turizm hareketini yalnız sahip olunan kültürel, doğal, tarihsel ve beşeri değerler ile sağlamak mümkün değildir” diyen Aydeğer, “Sahip olunan değerlerin yanı sıra turisti etki altına alacak, ilgili bölgeye seyahat etmesini teşvik edecek nedenlerin oluşturulması, günümüz rekabet koşullarında büyük öneme sahiptir. Bu nedenlerin arka planı da ikna kabiliyeti yüksek bir ‘algı yönetimi’ stratejisi uygulamaktan geçer. Dünyada birçok yüksek sayıda nitelikli turist ağırlayan bölge öncelikli olarak turistin algısını yöneterek, birçok kişiyi kendi ülkesinde henüz seyahat kararı vermeden etkilemek için stratejiler geliştirmektedir. Geçtiğimiz 10 yıl için Mısır ile ilgili yayınlanan birçok film, yazılan onlarca kitap bu stratejinin önemli bir parçasıdır” şeklinde konuştu. 

 

Türkiye’nin zor bir turizm dönemi geçirdiğini ifade eden Aydeğer, uluslararası iletişim ağına ihtiyaç olunduğunun altını çizerek, “Bölgesel ve küresel olumsuzlukların gölgesinde, ülke turizmimiz her geçen gün kan kaybetmektedir. Ülkemiz aleyhinde gerçekleştirilen haksız kara propagandalar imajımıza zarar vermektedir.  Bu dar boğazı aşmak için dünya genelinde kabul gören evrensel bir iletişim aracı ile stratejik bir turizm atılım hamlesi gerçekleştirilmesi ihtiyacı kaçınılmazdır. Olumsuz propagandanın kaynağı maksatlı bazı dış çevreler olabilir. Diğer taraftan bu propagandaya maruz kalan yurtdışındaki turist üzerinde, aksi yönde iletişim kurulmadığı müddetçe olumsuz algı güçlenecektir. Bu olumsuz algıyı ortadan kaldırmanın ana yolu, dünya genelinde çok önemli marka değeri karşılığı olan Troia’nın varlığı ile  güçlü evrensel değerleri üzerinden güçlü bir iletişim kurgusu ile geliştirilecek uluslararası kültür ve turizm tanıtım ve etkinlik atağı olabilir. Bu nedenle ‘Uluslararası Troia Yılı’ algısı, Türkiye Turizminin eskisinden daha güçlü günlerine geçişinde çok önemli bir stratejik iletişim aracı olabilir” ifadelerini kullandı.

 

“Bu süreci tetikleyecek önemli bir yıl olarak 2018 yılı kabul edilebilir” diyerek, 2018’in de önemine değinen Aydeğer, “2018 yılı, Troia`nın UNESCO`nun dünya kültür mirası listesine girişinin 20. Yıldönümüdür.   Bu yılın dünya genelinde özel bir kurgu ile anlatılması ve yıl içinde Troia temalı kültür, spor ve turizm etkinliklerinin gerçekleştirilmesi, çok güçlü bir iletişim stratejisi yürütmek mümkün olabilir.  Aynı zamanda Troia Müzesinin açılışının da 2018 yılı içinde olması nedeniyle, yapımı uzun yıllar sürenin bu çok kıymetli eserin, dünyada gündem yaratacak şekilde kamuoyuna sunulması çok önemlidir. Troia Destanı dünya çapında bilinmesine rağmen Anadolu ile bağı geniş kamuoyunda yeterince bilinmemektedir. Troia`nın bir Anadolu değeri olarak tanıtımı bu bilgi eksikliklerini gidermesi açısından önemlidir” dedi. 

Çanakkale’de örülen birliktelik kadar, Ankara ayağının da şart olduğunu ifade eden Aydeğer, “Uluslararası Troia Yılı algı stratejisinin lider kurumu şüphesiz T.C.Kültür ve Turizm Bakanlığımız olmalıdır. T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından 2018 yılını stratejik bir iletişim aracı olarak ‘Uluslararası Troia Yılı’ ilan edilmesiyle birlikte sürecin etkin yönetimi büyük önem arz etmektedir.  Bu kapsamda; uluslararası  turizm fuarlarının tasarımlarında Troia temasının işlenmesi, uluslararası tanıtım mecralarında Troia yılı temasının kullanımı, Troia yılı temalı materyallerin geliştirilmesi öncelikli konular arasındadır. T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığımız tarafından kurulacak bir yönetim kurulu ve Çanakkale Valiliğimiz tarafından kurulacak bir yürütme kurulu koordinasyonunda, başta bakanlığa bağlı kurumlar ve ilişkili bakanlıklar olmak üzere, yerel dinamikler ile birlikte  2018 yılı içine yayılmış ‘ Troia Yılı’ temalı  uluslararası kültür, sanat, spor ve turizm  faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi Troia Yılının en önemli itme gücü olacaktır. Aynı zamanda Troia`nın dünya kültür mirası listesine girişinin 20.yılı bağlamında başta UNESCO olmak üzere,  uluslararası örgüt, platform ve kuruluşlar nezdinde tanıtımının ve lobicilik faaliyetlerinin yürütülmesi, Troia Müzesinin dünya gündeminde yer alacak ölçekte bir açılışın organizasyonu büyük önem arz etmektedir.  Özellikle kamu ve sivil toplum kuruluşlarının ‘Uluslararası Troia Yılı’ ile ilgili nitelikli alt projelerine kaynak sağlamak için 2017 yılı içinde Kalkınma Ajansları koordinasyonunda, 2018 ‘Uluslararası Troia Yılı’  başlığında projelere olanak sağlayacak  başlıklar açılması kıymetli olacaktır” dedi. 

 

2018 yılı içinde yapılabilecek önemi etkinliklerden bazılarını sıralayan Aydeğer, “Troia Müzesi`nin açılışının Troia Yılı ile ilişkilendirilmesi ve uluslararası tanıtımla ve üst düzey katılımla (Putin ve Merkel gibi Devlet Başkanları, AB Temsilcileri, UNESCO-UNICEF gibi uluslararası örgütlerin başkanları, kanaat önderleri, uluslararası basın kuruluşları vb.) gerçekleştirilmesi  Dünya kültür mirası konusunda ve Troia`yı odağına alan uluslararası bir UNESCO Konferansı, ICOM (Uluslararası Müzeler Birliği) toplantısı, Dünya Arkeoloji müzeleri toplantısı, Dünya Turizm buluşması gibi uluslararası kongre, seminer, panel ve çalıştaylar yıl içinde düzenlenmesi, Devlet Tiyatroları, Devlet  Opera ve Balesi, diğer özel tiyatro ve sanat organizasyonları tarafından Troia temalı oyunların, müzikallerin, dansların yurt içi ve yurt dışında 2018 yılı boyunca sergilenmesi, Anadolu Ateşi`nin Troya Müzikalinin dünya genelinde uluslararası turnesinin Troia Yılı temasıyla gerçekleştirilmesi Kamu ve özel müzeler ile kültür-sanat kurumları tarafından 2018 yılında Troia temasıyla ilişkili etkinliklerin hayata geçirilmesi, Antik çağlardan günümüze gelen farklı atletizm branşlarının yer alacağı Uluslararası Troia Oyunları`nın düzenlenmesi, Dünya genelindeki Troia isimli kentlerin Çanakkale`de buluşması, yerel ölçekte, Uluslararası Troia Festivali, Uluslararası Çanakkale Bienali  gibi mevcut kültür-sanat etkinlikleri 2018 yılında aynı tema etrafında şekillendirilmesi, Yerelde gerçekleştirilen uluslararası spor etkinliklerinin (Gelibolu Maratonu, Çanakkale Boğazı Yüzüşü, Çanakkale Bisiklet Turu...) Troia temasıyla güçlendirilmesi, Troia Film ve Belgesel Festivali düzenlenmesi, Kaz Dağları mitolojisinden esinle Uluslararası Troia Güzellik yarışması düzenlenmesi 2018 yılında Çanakkale`de gerçekleştirilecek kültür-sanat etkinliklerine Uluslararası Troia Yılı temasının verilmesi” gibi örneklere er verdi 

 

Aydeğer, açıklamasında son olarak; “Türkiye Turizminin canlandırılması, ziyaretçi sayılarında önemli bir artış sağlanması ve ülke imajının güçlendirilmesi, Troia Müzesi`nin uluslararası ölçekte güçlü lansmanı ve ilgili çevrelerde heyecan yaratılması, Troia nın marka değeri ile Çanakkale bölgesinin stratejik bir turizm destinasyonu haline gelmesi, bölgenin sunduğu kültürel ve turistik değerlerin bilinirliliğinin arttırılması, küresel ölçekte bir turizm atılımı gerçekleştirilmesi. 2018 Troia Yılı projesi Çanakkale’mizin bir projesi olup, tüm kurumsal ve kişisel egolardan arınarak başta Çanakkaleliler olarak, Ülkemiz Turizminin geleceği, bölgemizin kalkınması için yürekten destek olmamız çok önemlidir. Bu yolculukta tüm kurum temsilcileri kendi iletişim mecralarında 2018 Troia Yılının önemini anlatmalı, Troia yılının iletişimini sağlamalı, ulusal ve küresel lobi faaliyetlerinde bulunmalıdır” ifadeleri ile tamamladı.