Bolat "Soba bacalarının yılda iki kez temizlenmesi gerekmektedir"

1937

 Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Ömer Bolat, yaklaşan kış ayları dolayısıyla soba kullanan vatandaşlara uyarılarda bulundu. Kış aylarında özellikle soba kullanan vatandaşların sık sık yaşadığı sorunlardan bahseden İl Müdürü Bolat; “Yanlış montajından dolayı özellikle alçak basınçlı-lodoslu havaların sık yaşandığı sonbahar ve kış aylarında karbonmonoksit zehirlenmeleri artmaktadır” dedi. Soba kullanan vatandaşlara seslenen il Müdürü Bolat, yılda iki kez temizlik yapmalarının, zehirlenmelerin önüne geçeceğini belirterek; “Katı ve sıvı yakıtlı kalorifer ve soba bacalarının kışa girmeden ve kış ortasında olmak üzere yılda 2 defa temizlenmesi gerekmektedir. Yapılan temizlik sonrası yakıt daha randımanlı yanarak tasarruf sağlanır, çevreye atılan karbonmonoksit oranı düşer” ifadelerini kullandı. Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Ömer Bolat; “Her yıl onlarca insanımız soba, şofben ve bacalardan kömür ve doğal gaz kaynaklı karbonmonoksit zehirlenmesine maruz kalmaktadır. Soba-baca ve şofben-baca bağlantısının yanlış yapılması, sobaların yanlış yakılması, baca temizliğinin yaptırılmaması, bacalar ile soba ve şofben cihazlarının standartlara uygun olmaması veya yanlış montajından dolayı özellikle alçak basınçlı-lodoslu havaların sık yaşandığı sonbahar ve kış aylarında karbonmonoksit zehirlenmeleri artmaktadır. Kokusuz, renksiz bir gaz olan karbonmonoksitten kaynaklı zehirlenmelerin özellikle uykuda iken farkına varılmaması ve çoğunlukla ölüm ile sonuçlanması, bu zehirlenmeye karşı alınması gereken önlemlerde toplumun bilinçli olmasını ve bazı hususlara dikkat etmeyi gerektirmektedir. Baca bakımı ve temizliği, karbonmonoksit zehirlenmelerinden korunma tedbirleri arasında ilk sırada yer almaktadır. Üstelik ülkemizde yaşanan bina yangınlarının yüzde 20`si temizlenmeyen bacalardan kaynaklanmaktadır. Bacalar temizlenmediği ve yakıcılar doğru yere kurulmadığında eksik ve verimsiz yanma sonucu oluşan kirli gazlar ve partiküller baca tıkanmasına neden olmaktadır. Baca gazının geri tepmesi ve karbonmonoksit gazının ortama yayılması, zehirlenmeyle sonuçlanmaktadır” dedi. 

 
“Özellikle soba bakım ve temizliğe önem verilmeli”
Kışın gelmesiyle birlikte özellikle soba kullanılan evlerde yangın ve zehirlenme riski artmaktadır. Ayrıca kömür sobalarında kalitesiz kömür kullanılması, bu riski daha da arttırmaktadır. Kömür usulüne göre yakılmazsa verimli yanma sağlanamayacak, boru ve bacalar tekniğine uygun değilse iyi çekiş yapamayacak; gerekli temizlik yapılmazsa bacanın çekmesi, sobanın yanması problem çıkaracaktır. Katı ve sıvı yakıtlı kalorifer ve soba bacalarının kışa girmeden ve kış ortasında olmak üzere yılda 2 defa temizlenmesi gerekmektedir. Yapılan temizlik sonrası yakıt daha randımanlı yanarak tasarruf sağlanır, çevreye atılan karbonmonoksit oranı düşer. Özellikle soba bacalarının neden olduğu karbonmonoksit zehirlenmeleri önlenmiş olur. Baca yüzeylerinde ziftlenmeler önleneceği için baca tutuşmasının sebep olacağı yangınlara karşı da tedbir alınmış olur. Kalorifer bacalarının yanı sıra kazan alev borularının temizlenmesi, kazanla baca arasındaki yatay duman kanallarının da temizletilmesi de ihmal edilmemelidir. 
 
“Kaliteli kömür kullanılarak hava kirliliğine meydan verilmemesi gerekmektedir”
İl Müdürü Bolat; “Soba kullanımında alınması gereken tedbirleri şu şekilde sıralayabiliriz, ‘Tekniğine uygun imalatı, temizliği ve bakımı yapılmayan bacalar zehirlenme ve yangınlara neden olduğunda, sonbahar ve kış aylarına girerken baca temizliği yaptırılmalı; kömür gibi fazla miktarda is bırakan yakıt kullanıldığı takdirde 2 ayda bir, sıvı ve gaz gibi diğer yakıtlar kullanıldığı takdirde 3 ayda bir temizlettirilmelidir. Bacalarda mutlaka baca başlığı kullanılmalıdır. Aksi durumda rüzgârlı havalarda zararlı ve zehirli gazlar geri tepilerek zehirlenmelere yol açar. Bacalar çatıdan en az 1 metre yüksek yapılmalıdır. Özellikle başlıksız bacalar binalar arasında kalmamalıdır. Sobalarda kaliteli yakıtlar kullanılmalıdır. Sobanın alt kısmında ve yakın çevresinde yanıcı malzeme bulundurulmamalıdır. Soba alırken mutlaka TSE`ye uygunluk belgeleri aranmalıdır. Banyo ya da yatak odalarına soba monte edilmemelidir. Sobalar tavandan, duvarlardan ve diğer eşyalardan emniyetli bir uzaklıkta olmalıdır. Soba üzerine ve yakınına çamaşır asılmamalıdır. Sönen sobalara yanıcı ve parlayıcı sıvı dökülmemelidir. Soba aşırı doldurulmamalıdır. Aşırı doldurulan sobanın duman yolu daralır ve soba içinde düzensiz ısı dağılımı olacağından baca çekişi zayıflar. Soba odanın içinde en uygun yere yerleştirilmeli, sobaya yanıcı olmayan bir maddeden altlık kullanılmalıdır. Mümkün olduğunca az dirsek kullanılmalı, boru, bacayı daraltmamalıdır. Soba, dirsek ve eklem yerleri duman sızdırmamalı, eklem yerleri birbirine uygun bir şekilde geçirilmelidir. Bacalar yeterli oranda yalıtımlı olmalıdır. Yalıtılmamış bacalar hızlı şekilde soğur. Soğuyan bacaların çekişi düşer. Sobaların kullanıldığı yerlere yeterli hava girişi sağlanmalı, yakıtlar yanarken ortamın oksijenini de tükettiğinden, sık sık havalandırılmalıdır. Uykudan önce sobalar söndürülmelidir. Baca temizliği yapılsa dahi lodoslu havalarda soba yakılmamalı, yanan soba söndürülmelidir. Kazan dairesi için ayrıca havalandırma bacası yapılır. Baca çekişinin azalmaması bakımından, bacaların mümkün ise, komşu yüksek binalardan en az 6 metre uzaklıkta yapılması ve ait olduğu bina mahyasının en az 0.8 metre üzerine kadar çıkarılması gerekir. Kazana ait baca duvarları 500 °C sıcaklığa dayanıklı olan malzemeden yapılır ve yapılmasında delikli tuğla ve briket kullanılamaz. Sıcak baca gazlarının yaladığı baca iç yüzeylerinin sıvanmaması hâlinde, projelendirmede en uygun derzlendirme biçiminin seçimi gibi tedbirler alınır. Baca duvarlarının dış yüzeyleri uygun şekilde sıvanır. Sıvı ve katı yakıtlı kazanların bacalarının altında bir kurum temizleme menfezi bulunması ve yılda en az iki defa yetkili kişilere temizlettirilmesi gerekir. İlimizde kış mevsimi başlamadan bacalarla ilgili tedbirlerin alınması, ayrıca kaliteli kömür kullanılarak hava kirliliğine meydan verilmemesi gerekmektedir” dedi.
(Atilla Akın)
Paylaş