Belçikalı şirketlerle Afrika pazarı için ortaklık görüşüldü

Başkonsolos Vantieghem, ekonomik amaçlı bir ziyaret yaptıklarını belirterek, “Belçika ile Türkiye arasında ne gibi ticari işbirlikleri yapabiliriz, bunu araştırıyoruz. Bunun tarım ağırlıklı olacağının farkındayız. Belçika’da da tarım sektörü oldukça ağırlıkta ayrıca Çanakkale’nin limanının olması önemli bir avantaj. Belçika’nın Anvers limanı da Avrupa’nın sayılı limanlarından biri ve Türkiye’nin deniz ticaretinde önemli bir yer tutuyor” dedi. Belçika ile Türkiye arasındaki siyasi ve ekonomik ilişkilere de değinen Başkonsolos Vantieghem, 2012 yılında iki ülke arasında karşılıklı ekonomik ilişkilerin ve ticaretin geliştirilmesi konusunda önemli bir anlaşma imzalandığını ve bu anlaşmanın maddeleri arasında yer alan Türk ve Belçikalı şirketlerin işbirliği içinde Asya ve Afrika pazarlarına ihracat yapmasını teşvik eden maddeden yararlanılabileceğini ifade etti. Anlaşmanın önemli sonuçlarının olduğunu ifade eden Başkonsolos Vantieghem, her iki tarafın şirketlerinin çeşitli alanlarda işbirliği anlaşmaları ve ortak çalışmalar yaptığını belirtti. Çanakkale, ekonomisi ve potansiyeli hakkında bilgi veren ÇTSO Başkan Yardımcısı Mert Mildon da yatırımcılar için çok çekici bir potansiyele sahip olan ve içinden deniz geçen dünyanın sayılı kentleri arasında yer alan Çanakkale’nin tarıma dayalı sanayi, turizm ve eğitim ağırlıklı büyüdüğünü belirtti. Demir-çelik, seramik, çimento ve mobilya sektörlerinde Türkiye’nin en büyük şirketlerinin Çanakkale’de üretim yaptığını ifade eden Mert Mildon, şöyle konuştu: “Türkiye 80 milyon nüfusu ile büyük bir pazar ve ihracatının büyük bölümünü Avrupa ülkeleri ile yapıyor. Ancak ikili ticaretin gelişmesi konusunda en önemli engellerin başında vize konusu geliyor. Belçika hükümeti de, bu ülke ile iş yapan Türk işadamlarına, daha önce İtalyan hükümetinin sağladığı kolaylığa benzer bir hak sağlaması halinde ikili ticaret daha da gelişecektir. Çanakkale’nin Avrupa’ya ihracatı meyve ve sebze ağırlıklıdır, Yunanistan ve İtalya gibi yakın ülkelere de balık ve deniz ürünleri ihracatı yapılıyor. Belçika’ya Çanakkale’nin marka değeri olan ürünleri domates, kiraz ve şeftali ihracatı yapabiliriz. Ayrıca zeytin ve zeytinyağı ihracatı da yapılabilir. En büyük sıkıntımız, AB ülkelerine süt ürünleri ihracatının yapılamamasıdır. Bunun siyasi olduğunu ve özellikle Çanakkale’nin ünlü Ezine peynirinde bir sıkıntı olmadığını düşünüyoruz. Son teknoloji donatılmış tesislerde üretilen ve AB standartlarında denetlenen peynirimizin, Yunanistan’ın feta peynirinden bir farkı yoktur. Odamızın projeleri arasında yer alan, kurmayı planladığı Ezine Gıda ihtisas Organize Sanayi Bölgesi’nde de peynir üretimini belli standartlarda gerçekleştirerek, ürünlerin kalitesini, katma değerini ve çeşitliliğini artırarak dış pazar yelpazesini daha ileri boyutlara taşımayı hedefliyoruz.” Çanakkale’nin bölgesel ve coğrafi konumu nedeniyle Belçika gibi Avrupa ülkeleri için dünyaya açılan bir pencere olabileceğini söyleyen Mert Mildon, “Özellikle Afrika pazarında partner olabiliriz. Limanımız da var, bu nedenle Belçikalı şirketler ile Afrika pazarında ciddi işbirlikleri yapabiliriz” dedi. Toplantı, Ekonomi ve Ticaret Ateşesi Sabih Akay’ın, “Brüksel’e yatırım yapmak için nedenleri” içeren bir sunumu ve ardından karşılıklı plaket ve takdimi ile devam etti. Daha sonra, BaşkonsolosVantieghem ve Ekonomi Ataşesi Akay, ÇTSO Kongre Fuar Merkezi’nde yer alan Piri Reis Müzesi’ni gezdi.