Medicana Bursa Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları
Bölümü’nden Uzm. Dr. Dilara Yılmaz ailelere yaptığı uyarıda şu
cümlelere yer verdi;
"RSV, çocuklar arasında en yaygın görülen solunum yolu
enfeksiyonlarından biridir ve hemen hemen her çocuk ilk iki yıl
içinde en az bir kez bu virüsün neden olduğu hastalıklara
yakalanır. RSV enfeksiyonunun genellikle üst solunum yolu
enfeksiyonu olarak başlar. Ancak yüzde 20-30 oranında alt solunum
yolu enfeksiyonlarına, yani bronşiyolit ve zatürreye yol
açabilir. RSV'nin özellikle bir yaş altındaki bebeklerde alt
solunum yolu enfeksiyonlarının en sık sebeplerinden biridir.
Burun akıntısı, soğuk algınlığı gibi görünen belirtiler,
zatürreye yol açabilir. Bu sebeple ebeveynler, belirtiler
konusunda dikkatli olmalı ve herhangi bir solunum güçlüğü,
oksijen seviyesinin düşmesi gibi durumlarda mutlaka bir doktora
başvurmalıdır. Prematüre doğmuş bebekler, kronik akciğer
hastalığı, kalp hastalıkları ve bağışıklık sistemi zayıf olan
çocuklar RSV enfeksiyonlarına karşı daha savunmasızdır. Bu
çocuklarda enfeksiyon daha ağır seyredebilir ve hastaneye yatış
gerektirebilir. Ancak sağlıklı çocuklarda da hastalık ciddi
boyutlara ulaşabilir. Beslenme bozukluğu, oksijen
satürasyonlarında düşüş veya solunum zorluğu varsa, hastaneye
yatırmak gerekebilir."
Virüs bulaştığı
yüzeyde saatlerce kalabilir
RSV'nin insandan insana yayıldığını belirten Uzm. Dr. Dilara
Yılmaz, "Virüsün en çok öksürme, hapşırma ve nefes alıp verme
yoluyla, enfekte olmuş kişinin salyası ve burun akıntısı ile
bulaşır. Aynı zamanda, ellerde 30 dakika kadar canlı kalabilir ve
bulaşabileceği yüzeylerde de saatlerce varlığını sürdürebilir. Bu
yüzden sık sık el yıkama, maske kullanımı ve hijyen önlemlerine
dikkat edilmelidir. RSV için rutin bir aşı yok. Prematüre
bebekler ve doğuştan kalp hastalığı olan bebeklere yönelik
koruyucu olarak antikor tedavisinin kullanılabilir. Bu tedavi,
Ekim-Mart ayları arasında risk altındaki bebeklere uygulanmakta
ve RSV enfeksiyonlarının ciddi boyutlara ulaşmasını
engellemektedir. Sonuç olarak, RSV’ye karşı ebeveynlerin uyanık
olmaları ve hijyen kurallarına titizlikle uymaları büyük önem
taşımaktadır. Erken teşhis ve doğru tedavi, çocukların sağlıklı
bir şekilde bu dönemi atlatmalarına yardımcı olacaktır" dedi.
RSV’de antibiyotiğe gerek yok
RSV enfeksiyonunun tanısının genellikle hasta yakınmaları,
muayene belirtileri ve yapılan testlerle koyulduğunu belirten Uz.
Dr. Dilara Yılmaz, "Bu testler, enfeksiyon etkenlerini ayırt
etmek ve gereksiz antibiyotik kullanımını önlemek açısından
önemlidir. RSV enfeksiyonlarının tedavisi genellikle
destekleyicidir. Antibiyotik kullanımına virüs kaynaklı
enfeksiyonlarda gerek kalmamaktadır. Ancak, ikincil bakteriyel
enfeksiyonlar, örneğin orta kulak iltihabı veya zatürre
gelişirse, antibiyotik tedavisi gerekebilir" şeklinde görüş
verdi.