3 büyükler çöküyor!

810

Süper Lig`de yer alan her takım 14 yabancı futbolcu alırken, statü uyarınca sahaya 11 yabancı oyuncu ile de çıkabiliyor. Kaliteli yabancı futbolcu transfer eden kulüpler fark yaratıyor.

Maç naklen yayın gelirleri, 3 büyüklerin yanında diğer Anadolu takımlarını da memnun ediyor. Mantıklı hareket eden Anadolu kulüpleri akılcı gelir-gider dengeleri ile varlıklarını hissettiriyor. 
 
Pandemi nedeniyle maçlar seyircisiz oynanırken, bu durum taraftar potansiyeline sahip 3 büyüklerin aleyhine tezahür ediyor. Tribünlerde hakem ve takımlara baskı oluşturan taraftarların itici gücüne alışkın olan 3 büyükler bu destekten mahkum kaldı. 
 
3 büyük kulüpte yıllarca başkanlık görevi üstlenen kişiler, isabetsiz yerli ve yabancı transferlere olağan üstü fahiş fiyatlar ödeyerek, başında olan kulüpleri borç batağına sürükledi. 
 
Alt yapı kadrolarına gereken önemi vermeyen 3 büyükler, genç takımlardan A kadrosuna oyuncu almak yerine menajerlerin cebini dolduracak hatalı dış transferlere yönelip, işin kolayını tercih etti. 
 
3 büyük takımın yönetimleri, yıllar boyu birbirlerine husumet besleye besleye, bunu medya önünde pervasızca konuşa konuşa, 3 parçaya bölündü. Bundan ise tüm rakipleri maddi ve manevi bağlamda yararlandı. Ayrıca, şike süreci Türk Futbolu`nun canına okudu. 
 
Bir büyüğün transfer etmek istediği yerli ya da yabancı oyuncuya diğer büyük talip oldu. Oyuncunun fiyatı inanılmaz derecede attırıldı. 3 liralık futbolcu 10 liraya alınarak, kulübe zarar verildi.
 
Kulüplerin yönetimlerinde, özellikle transfer komitelerinde görev yapan kişiler, ahpap-çavuş ilişkileri içinde egolarını da tatmin ederek, mensubu bulunduğu kulüplere layık olmayan oyuncuları renklerine bağladılar. 
 
3 büyük kulüp, `Keşfet-Yetiştir-Kazandır` anlayış ve politikası ile hareket etmedi. Bu konuda başarılı olan Avrupa kulüplerini (Özellikle Porto ve diğer Portekiz takımlarını) dikkate bile almadı. 
 
Resmen iflas etme durumuyla karşı karşıya olan ve neredeyse konkordato ilan edecek 3 büyükler küçüleceğine, hala daha borçlanarak, taraftarlarına sempatik gözükmek derdine düştü. 
 
En önemlisi de, maçlarda VAR (Video Yardımcı Hakem) sistemi yürürlüğe girdi. Müsabakanın gidişatından 2 Hakem sorumlu olunca, genellikle doğru kararlar ortaya çıktı. Bu durum ise 3 büyüklerin hegomonyalarını sona erdirdi. 
Paylaş