turgutcamer@hotmail.com
Değerli okurlarım, Başkent Ankara'mız 5 ayda kanlı 3 bombalı terör saldırısına uğradı. 10 Ekim 2015, 17 Şubat 2016 ve 13 Mart 2016 tarihlerindeki katliamlarda Sağlık Bakanı Müezzinoğlu'nun açıklamalarına göre; şu ana kadar 168 yurttaşımızı yitirdik ve 432 yurttaşımız da yaralı
*Ülkeyi yönetenlerde bir mahcubiyet, pişmanlık ve istifa müessesesini işletmek gibi bir davranışa tanık olabiliyor musunuz?
***
Gazeteci görevini nasıl yapar? Gazetecinin görevini yaparken habere, olaya, olguya, belge ve bilgiye dayalı yazılar yazması gerekir. Bunun için de gazetecinin güvenilir olması zorunludur.
*Gerektiğinde hükümetlere ve güç odaklarına karşı mücadele etmeyi göze alana gazeteci denir.
Gazeteciliğin olmazsa olmaz koşullarından en önemlisi herhangi bir çıkar grubuna bağlanmadan, açık fikirli, dürüst, ön yargılardan uzak ve kişilik haklarına saygılı olmaktır.
Gazeteci; toplumun genelini ilgilendiren olaylar hakkında bilgi verir, toplumun olaylar üzerinde düşünmesini sağlar ve kamuyu ilgilendiren konularda eleştirme ve bu suretle denetleme görevini yapar.
Eleştirinin doğası gereği sert ve haşin olması beklenmelidir.
*Maalesef “yalaka” gazeteciler ve gazeteler her dönemde vardır. Mondoros Mütarekesi zamanında Milli Mücadele aleyhine yayın yapan Ali Kemal’leri… Mustafa Sabri Efendileri düşünün…
TDK(Türk Dil Kurumu)nun Türkçe sözlüğünde;
Yalaka: Dalkavuk, arsız, şımarık.
Yalaka olmak: Dalkavuklaşmak, arsızlaşmak.
Yalakalık: Yaranmak amacıyla aşırı derecede övgüde bulunma işi.
Evet… TDK’nın sözlüğünde “yalakalık” ve “yalakalar” için verilen karşılık bunlar.
***
*Şimdi de Abdülkadir SELVİ adlı kişiyi tanıyalım; 1964 yılında Sivas-Yıldızeli’nde dünyaya gelmiş. “Yeni Nesil ve “Yeni Asya” gazetelerinde çalıştıktan sonra TGRT’de Ankara Haber Müdürlüğü yapmış. 2001-2011 tarihleri arasında Yeni Şafak Gazetesinde haber müdürlüğü, 2011’den bu yana da Yeni Şafak Yazarı ve Ankara Temsilciliği görevini yürütüyor. Evli, 3 çocuk babası.
Bu sözde gazeteci NTV’nin canlı yayınında;
“Evet canımız yanıyor ama bir süre terörle yaşamaya alışmamız gerekiyor” diye buyurmuşlar…
Vicdansız “yalaka” Kaleme Soralım:
-“Zaten uzun yıllardır terörle yaşamıyor muyuz? Yetmez mi?.. Daha ne kadar süre terörle yaşamaya alışalım?.. Bizleri o müthiş derin teşhis ve analizlerinizden mahrum bırakmayın lütfen(!)”
*Size önerim; onur ve ahlak anlayışınızı yeniden gözden geçirerek-varsa-akıl sağlığınızı korumanızdır(!)
Sizin gibi kalemler yüzünden güzel ülkemiz tarihinin en karanlık günlerini yaşıyor… Sonunda Ankara’yı da Bağdat ve Şam’dan sonra terörün merkezi yapmayı başardılar! Halkımızın can ve mal güvenliğini koruyamayan iktidar sahiplerine – zerre kadar onurunuz varsa – DERHAL İSTİFA EDİN çağrısını yapamaz mısınız?
Yapamazsınız değil mi?.. Çünkü sizin gibiler badem bıyıklılara yalakalık yaparak biat etmeyi gazetecilik sanıyorlar!.. Sakın istifa çağrısı yapmayın sonra “İSTİKRAR BOZULUR(!!!)
***
Sevgili Çanakkale OLAY okurları, eğer bir ülkede her önüne gelen eğitimci, hukukçu, asker-polis ve de gazeteci olabiliyorsa, o ülkenin karanlıklardan aydınlığa çıkması çok zordur. Ancak, her şeye karşın - terörle yaşamaya alışmadan da – o zorluğun üstesinden geleceğiz…
*
NOT: Hain terör saldırısında hayatını kaybeden yurttaşlarımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına sabır ve yaralılara acil şifa dilerim… T.Ç