Esra Güller

esragullerx@gmail.com

Bir kilo peynirden, bir dilim peynire...

Peynirinizi nasıl alırsınız? Hayır, çeşidini sormuyorum. Bir kilo mu, bir dilim mi?

5460

Eskiden mandıralarda sevimli amcalarımızın bize uzattığı ve "Al yeğenim al, tatmaktan çekinme!" dediği peynir dilimi şimdi satılıyor marketlerde. Ne ara bu kadar kötü hale geldik? Ve artık şaşırmıyor hale geldik. Ben de ilk gördüğümde, acaba her peynirden bir dilim alınıp meze tabağı mı hazırlanıyor acaba diye düşünmedim değil, ancak bunun kendini kandırmaktan ve Polyannacılık oynamaktan başka bir şey olmadığını biliyorum. Bir şeylerin değiştiğinin gerçekten farkındayız ama sonuç fayda etmiyor. Ne kadar bir dilim peynirin marketlerde 15-20 TL arasında olduğunu görsek bile açıklanan verilere göre peynirin kilosu 150 TL!

Ağlanacak halimize gülüyoruz bu yüzden. Çoğu zaman market alışverişi yaparken indirim kovalayıp duruyoruz. Alışveriş yaparken en ucuz sebze ve meyve alışverişi yapmak için pazar yerlerini saatlerce geziyoruz ama sorsalar? Ekonomi çok iyi (!)

Bir şeylerin değiştiğini seneler önce fark ettik aslında. Ama gittikçe büyüyen çığa da engel olamadık. Veya “daha kötüsü” olacak kaygısıyla, tıpkı celladına aşık olanlar gibi boynumuzun kesilmesine razı olduk. Dahası, bölünmeye en yanlış zamanda karar verdik. Çünkü bir olunsa, belki gerçekten kilosunu 150 TL’ye alabilirdik peyniri, bize yapılan komik olmayan bir şaka gibi gelmezdi böylece. Sorsalar, Amerika dahi bizi kıskanıyor ama bir alışveriş sepetini -araba demiyorum- 500 TL’den az dolduramıyoruz. Eh o da birkaç parça şeyle anca.

Ne ara bu hale geldiğimiz merak konusu tabii. Bir yandan bunun tek sorumlusu tek bir kişi olmuyor haliyle. Ne zaman bir şey konuşulsa ertesi günü zam yapmayan yer kalmıyor. Zammın adı geçtiği anda zammın etkisini görüyoruz. En basit örneği, sigaraya zam geleceği zaman eski ürünler bir anda kaldırılıp satılmıyor. Neden? 3 TL zam var diye! Aslında bu konu, defalarca Yeşilçam filmlerinde işlenmiş. Devlet Kuşu filmi gibi.

Trajikomik bir durum. Zamlardan şikayet eden bir esnaf bile, kendi ürünlerine zam yapmaktan çekinmiyor. Asgari ücrete zam konusu gündem olsa, ertesi gün aynı ürün daha yüksek fiyata alınıyor. Belki bunun adı psikoloji kuramlarında vardır… Olmasa bile kendi kendimize saldırmayı kabul ediyoruz demektir.

Umarım bundan sonra kahvaltı tabaklarımızı dilimlik peynirler süslemez. Diyecek çok bir şey yok gibi.