Dardanel Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Niyazi Önen, Enez’deki salça fabrikasını GAP bölgesine, sebze ve diğer dondurulmuş gıda ekipmanlarını Gökçeada’ya fabrikanın diğer geri kalanını ise OSB’ye taşıyacaklarını dile getirdi. Önen, fabrika alanının ise konut alanı olarak değerlendirileceğini söyledi.
1984 yılında kurulan Dardanel markasını “bir dünya markası” haline getiren, ton balığının Türkiye’deki kült mar8kalarından olan, dondurulmuş gıda ve su ürünleri sektöründe öncü olan Dardanel Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Niyazi Önen, dün fabrikada işçilerine yönelik yaptığı konuşmada hedeflerinden bahsetti. Dardanel’in 29’uncu kuruluş yıl dönümünün kutlandığı etkinlikte Önen ve eşi Zeliha Önen, fabrika yöneticileri ve işçilerle bir araya geldi. “Şirketimizin kurulumundan bu güne aradan tam 29 yıl geçti” diyerek buradaki konuşmasına başlayan Önen, “29 yıl derken gerçekten çok çabuk geçmiş gibi geliyor ama gerçekten böyle düşünecek olursak bir asrın neredeyse üçte birlik bir bölümü. Biz Çanakkale’de o günün şartları ile üretim yapma arzusu ile yolumuza çıktık. Dönüp geriye doğru baktığımızda 29 yılın çok kolay olmadığını, içinde çok zor ve mutlu günler yaşadığımız bir süreç olarak görüyoruz. Ama çok şükür, 29 sene sonra geldiğimiz yerde Dardanel’i bir dünya markası haline getirdiğimizi söyleyebilirim. Türkiye’de Dardanel, sektörümüzün yaratıcısı, pek çok yenilikçiliğe imza atan, pek çok kategoriyi Türk gıda sektörüne getiren, ülkenin haklı olarak da balık uzmanı denilen, bir firması haline getirdiğimiz için de şükrediyoruz. Bu süreçte gerek kuruluşumuzdan bu güne kadar şirketimiz de çalışmış, emeğini vermiş, herkese şükranlarımızı sunuyoruz, ebediyete göçmüşlere de rahmet diliyoruz” dedi.
“Toplam ciromuz 82,7 milyon TL”
“Geldiğimiz noktada bir gururdan bahsediyorsak bugün Dardanel’de çalışan herkesin katkısı ve payı vardır” diyen Önen, son 29 yılda birçok zorluğun üstesinden gelmesini bildiklerini dile getirdi. Önen, “Biliyorsunuz 29 yılda özellikle son 5 yılda çok çeşitli nedenlerden dolayı, bir takım sıkıntılar da yaşadık. Ama bu sıkıntıları da geride bırakmış olduk. Artık kriz söylemlerinden, kriz ile ilgili konulardan bahsetmek istemiyoruz. Çünkü kriz bizim gündemimizden çıktı. Şimdi hep beraber önümüze bakıyoruz. 7 ay kadar önce “şirketi nasıl iyi noktalara getirebiliriz?” diye konuşuyorduk, bunları başardık. Bakın şimdi bu işler lafla olmuyor, bir de rakamları sizlerle paylaşmak istiyorum. Verdiğimiz her rakam kuruşuna kadar doğru olması gerekiyor. Halka açık bir şirket olduğumuz için beyanatlarımız da o doğrultuda gerçek olmalı. Eğer yanlış bir beyanat olursa çok ciddi yükümlülükler sorumluluklar altına giriyoruz. Dardanel Önentaş Gıda Sanayi olarak 2012 yılı satış ciromuzu 56,7 milyon TL, grubumuzdaki üretim yapan ve faaliyet gösteren diğer şirketlerle birlikte satış ciromuzu toplam 82,7 milyon TL olarak gerçekleştirdik. Sadece Önentaş’taki 31 Aralık 2012 yılında bu zorluklara, sıkıntılara rağmen son aylarda gösterdiğimiz performansı ve durmadan sürdürdüğümüz üretim faaliyetleri sonucunda faaliyet karımızı 7 milyon 439 bin TL olarak gerçekleştirdik. Ödemelerimiz içersinde sadece 2012 yılında personelimize ödediğimiz rakam, 9 milyon 888 bin TL’dir. SSK’ya da 2 milyon 133 bin liralık bir ödemede bulunmuş bir firmayız” dedi.
“Kaçak işçi çalıştırmıyoruz”
Kayıt dışı istihdama karşı olduklarını ve tüm işçilerinin primlerinin dahi kayıtlı olduğunu dile getiren Önen, Türkiye’deki gıda firmalarında rekabet eşitsizliği olduğunu ifade etti. Önen, “Tüm grubumuzda hiçbir kaçak pozisyonunda çalışan arkadaşımız yok. Her kim kaç lire hak ediyorsa emeğinin karşılığında, primleri dahil bunların hepsi devlete beyan ediliyor, bunların üzerinden sosyal sigortalar ve vergi ödemeleri yapılıyor. Bunu özellikle söylemek istiyorum, çünkü hala Türkiye’de özellikle gıda sektöründe rekabet eşitsizliğinden dolayı sıkıntılarımız oluyor. Pek çok firma maalesef denetimlerin yetersizliği nedeni ile hala kaçak işçiler veya aldıklarını tam göstermeyen firmalar var. Bunlar da sektörümüzde, bizim diğer bazı firmalarla rekabet etmemizde, maliyetlerimizin yüksek olmasında ve satışlarımızın gerektiği gibi artmamasında etkileri oluyor. Ama devletimizin de yakın bir sürede rekabet eşitsizliklerinin de kaldıracağına inanıyoruz” dedi.
“2013, 2012’yi ikiye katlayacak”
Önen, 2013 hedeflerinin ise 2012 ciralarının iki katı olduğunu ifade etti. Önen, konuşmasında “Artık biz geçmişe dönüp bakmıyoruz. 2013’te ne yapacağız? 2013’te 2012’deki yaptığımız toplam üretim rakamını, yani toplam satış miktarımızı yaklaşık 2 katına çıkaracağız. Dardanel Önentaş olarak hedef 120 milyon TL’dir. Yani ayda 10 milyon TL civarında bir satış cirosu gerçekleştirmektir. Tüm grubumuzdaki diğer üretim şirketleri ile birlikte ciromuzun 150 milyon TL’ler civarında gerçekleşmesi ve faaliyet karımızın da bu sene 7 milyon TL olarak gerçekleşmiş olan faaliyet karımızın da 15 milyon TL civarında gerçekleşmesini sağlama amacındayız. Tabi bu da bizim için yeterli değil, ama merdivenleri üçer-beşer çıkmak hem zor, hem de sıkıntı olabiliyor, ayağımız kayabiliyor, bunları geçmişte de yaşadık. Merdivenleri biz teker teker çıkmak istiyoruz. Ama basamaklar yüksek. Neden? Biz bu yılki ciromuzu çarpı 2 yapacağız, bu yetmiyor, çünkü fabrikamızın kapasitesinin yüzde 35’lerini kullanıyor durumdayız. Yani fabrikamızın 3-4 katı, hatta 5 katı kullanabileceğimiz kapasitemiz var. Buna uygun bir pazar imkanı da olduğunu düşünüyoruz. Biz şuanda 2012 yaptığımız üretimlerle ancak iç pazardaki rafları doldurduk. Pazar payımızı açık ara, rakiplerimizi bizi yakalayamayacağı bir seviyeye getirdik” dedi.
“Palavra ile değil iş ile”
Hedeflerini açıklayan Önen, kapasite artışına gideceklerini ifade ederek, “Şimdi hedefimiz, yine Dardanel markalı ürünlerle hem yakın coğrafyamızda, yakın komşu ülkelerimizde kendi markamızla Pazar payları elde etmek, ürünlerimizi oralara satmak istiyoruz. İhracat grubumuz 2013’ün ilk dört ayında çok başarılı olarak faaliyetini sürdürüyor. Ayda 1 milyon dolarlık cirolar var. Bunu hem artırmak hem de başka markalara da üretimler yaparak fabrikamızın çalışma kapasitesini artırmak istiyoruz. Bu daha fazla üretim demek, bu daha fazla insana iş demek, daha fazla istihdam demek, ülkeye daha fazla ihracat demek ve ülkeye daha fazla vergi vermek demektir. Bu işler palavra yapmakla, beyanatlar vermekle olmuyor. Elimizi taşın altına sokmamız lazım. Bir tek gerçek var. Türkiye’nin kalkınmasını devam ettirebilmesi için, Çanakkale’nin kalkınmasını devam ettirmesi için yapması gereken şey, üretim yapmaktır. Biz ne kadar çok üretim yaparsak ülke geliri, kalkınması o kadar artacaktır. Biz kendimizi buna adadık. Geçtiğimiz 29 yılda da buna adamış olduk. Şimdi sizlerle birlikte bu süreci daha fazla büyüterek, daha da iyi yerlere götürmek için çalışacağız. Şimdi bunun karşılığında ne kazanacağız? Bizim hedefimiz, bir başarıyı elde etmek için, elde edilen gelirden çalışanlarla birlikte A’dan Z’ye çalışanlarla birlikte paylaşım olması lazım diye düşünüyorum” dedi.
Fabrika planlaması
Haklarında çıkan iddialara da cevaplar veren Önen, fabrikalarının nereye neden taşınacağı ile ilgili olarak da bilgiler verdi. Önen, “Basınımızda çıkıyor, belki sizlerin arasında da sorularınız olabilir. Çeşitli spekülasyonlar da oluyor, “Fabrikalarımız nereye taşınıyor?” gibi. Ben şunu söylüyorum; Şuandaki çalışan kadromuzun hiçbir şeyle değişmemiz mümkün değildir. Çünkü işi yapan neticede insandır. Biz bu insanları, burada bırakıp da bir başka yerlerde maceraya yelken açmayız. Ama yapacağımız şu; bugün de borsaya da açıklamasını yaptık. Şirketimizin Enez’de salça fabrikası var, ama şuanda çalışmıyor. Çünkü orada yeterli ve uygun maliyette ham madde imkanı söz konusu değil. Bu fabrikamız, son derece büyük kapasitede bir fabrika. Bunu mevcut işletmelerimizde de eski yıllarda kullandığımız dondurulmuş sebze ve konserve sebze hatlarımız var. bunların tamamını toparlanarak GAP bölgesine götürülmesi ve o bölgede bir fabrika kurularak yatırım yapılması kararını aldık. Bu şu demek; Tekrar Dardanel markası ile raflarda bir sene sonra dondurulmuş ürünlerimizi görebileceğiz. Buradaki kalan fabrikamızı ise Organize Sanayi Bölgesi’nde iki yer tarafımıza tahsis edildi. Mevcut faaliyetlerimizi orada çevireceğiz. Ancak, kapasitemizi daha da büyük kısmı için devletin Gökçeada’ya vermiş olduğu teşvikleri göz önüne alarak burada da yatırım yapma imkanlarını deniyoruz” dedi.
“Başkaları siyaset yapsın, biz iş yapalım”
Dardanel Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Niyazi Önen, açıklamalarını şu sözlerle tamamladı; “Biz Çanakkale’nin sanayicisiyiz. Başkaları ne yaparsa yapsın. Siyaset yapsın, dedikodu yapsın, nutuk atsın, seçimlere girsin, biz bunlarla ilgilenmiyoruz. Biz üretimle ilgileniyoruz. Bu işe gönlümüzü koyduk, bu işi seviyoruz. Beni de şahsen hiçbir sivil toplum örgütünde aday olarak veya seçilmiş olarak görmeyeceksiniz. Böyle bir niyetim yok. Tek bir hedefim tekbir amacım var, buradaki bu üretimi büyütmek. Ben nerede mutlu oluyorum biliyor musunuz? Fabrikaya geldiğim zaman. Bu şirketin yüzde 52’si bana ait, yüzde 48’i halka açık bir şirket. Biz kendimizi buraya adadık, daha fazla istihdam, daha fazla ihracat yapma amacındayız. ”