6 Şubat depremlerinin yıl dönümü yaklaşırken depresyon riskine dikkat!

Türkiye’nin en büyük felaketlerinden biri olan 6 Şubat depremlerinin yıl dönümü yaklaşırken, deprem mağdurlarında ve yakınlarında depresyon ve travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) gibi ruhsal sorunların artabileceği uyarısı yapıldı.

950

Uzman Psikolog ve Psikoterapist Azize Yakut Okay, 6 Şubat depremlerinin ülkece yaşadığımız travmanın da yıl dönümü olduğunu belirterek, “Deprem gibi büyük felaketlerin ardından gelen ruhsal travmalardan sonra en çok gördüğümüz rahatsızlıklar depresyon ve TSSB’dir. Bu rahatsızlıklar, depremi birebir yaşayan veya dolaylı olarak yaşantılayan kişilerde görülebilir. Deprem yıldönümlerinde ise bu rahatsızlıkların belirtileri yeniden ortaya çıkabilir veya şiddetlenebilir” dedi.

Depresyon ve TSSB’nin belirtileri

Okay, depresyon ve TSSB’nin belirtilerini şöyle sıraladı: “Depresyonda kişi, sürekli üzgün, mutsuz, umutsuz, değersiz, suçlu, yorgun, ilgisiz, isteksiz, keyifsiz, uyku ve iştah bozuklukları, konsantrasyon ve karar verme güçlüğü, ölüm düşünceleri gibi belirtiler yaşar. TSSB’de ise kişi, depremle ilgili kabuslar, anımsamalar, kaçınma, aşırı uyanıklık, sinirlilik, korku, endişe, suçluluk, utanç, öfke, yabancılaşma, sosyal izolasyon gibi belirtiler yaşar.”

Uzmana başvurulması gerekebilir

Okay, bu belirtilerle baş etmek için kişilerin profesyonel yardım almalarının önemli olduğunu vurgulayarak, “Deprem yıldönümlerinde, kişilerin kendilerine ve sevdiklerine iyi bakmaları, sağlıklı beslenmeleri, uyku düzenlerine dikkat etmeleri, fiziksel aktivite yapmaları, hobilerine zaman ayırmaları, sosyal destek ağlarını güçlendirmeleri, olumlu düşünmeye çalışmaları, meditasyon, nefes egzersizleri, gevşeme teknikleri gibi yöntemlerle streslerini azaltmaları faydalı olabilir. Ancak bu yöntemler yeterli gelmediğinde veya belirtiler günlük yaşamı olumsuz etkilediğinde mutlaka bir uzman psikolog veya psikiyatriste başvurulmalıdır” diye konuştu.

Medya tüketimine dikkat

Okay, deprem yıldönümlerinin, deprem mağdurlarının ve yakınlarının yanı sıra toplumun da ruh sağlığını etkileyebileceğini belirterek, “Deprem yıldönümlerinde, medyada depremle ilgili haberler, görüntüler, yorumlar artabilir. Bu da toplumda deprem korkusu, kaygısı, endişesi, panik, stres gibi duyguları tetikleyebilir. Bu nedenle, deprem yıldönümlerinde, medya tüketimine dikkat etmek, depremle ilgili haberleri sınırlı ve güvenilir kaynaklardan takip etmek, sosyal medyada depremle ilgili paylaşımlara maruz kalmamak, depremle ilgili olumsuz konuşmalardan kaçınmak, deprem gerçeğini kabullenmek, depreme karşı hazırlıklı olmak, deprem bilincini artırmak önemlidir” dedi.

Karşılıklı anlayışın önemi

Okay, son olarak, deprem yıldönümlerinin, deprem mağdurlarının ve yakınlarının acılarını, kayıplarını, yaralarını hatırlatan zor günler olduğunu ifade ederek, “Bu günlerde, deprem mağdurlarına ve yakınlarına saygı, anlayış, destek, dayanışma ve sevgi göstermek, onların yanında olmak, onlara moral vermek, onları yalnız bırakmamak, onların duygularını, düşüncelerini, ihtiyaçlarını dinlemek, onlara yardımcı olmak hepimizin görevidir. Unutmayalım ki, deprem mağdurları ve yakınları, deprem yıldönümlerinde değil, her zaman bizim desteğimize ihtiyaç duyarlar” şeklinde konuştu.

(İHA)
Paylaş