Yazıyı Kim Buldu? İnsanlık Tarihinin En Büyük Buluşu Hakkında Şaşırtıcı Gerçekler

Yazının bulunması, insanlığın iletişim, kültür, sanat, bilim, tarih gibi pek çok alanda gelişmesini sağlayan en büyük buluşlardan biridir. Yazıyı ilk bulan ve kullanan uygarlık, Anadolu’da yaşamış olan Sümerlerdir. Sümerler, M.Ö. 3500 yıllarında çivi yazısı adını verdikleri bir yazı sistemini icat etmişlerdir. Bu yazıyla birlikte, ticaret, devlet işleri, din, eğitim gibi pek çok alanda kayıt tutmuşlar, anlaşmalar yapmışlar, şiirler, destanlar, hikayeler yazmışlardır. Sümerlerin çivi yazısı, daha sonra diğer uygarlıklar tarafından da kullanılmış veya geliştirilmiştir. Yazının bulunması ve gelişmesi hakkında daha fazla bilgi edinmek için yazımızın devamını okuyabilirsiniz.

952

Sümerler ve Çivi Yazısı

Sümerler, M.Ö. 4. binyılda Mezopotamya’da kurulan ve tarihteki ilk uygarlık olarak kabul edilen bir topluluktur. Sümerler, tarım, ticaret, sanat, mimari, din, hukuk, eğitim gibi pek çok alanda gelişmiş bir kültüre sahiptiler. Sümerlerin en büyük icatlarından biri de yazıdır. Sümerler, M.Ö. 3500 yıllarında çivi yazısı adını verdikleri bir yazı sistemini geliştirdiler. Çivi yazısı, kil tabletler üzerine kamıştan yapılmış bir aletle çizilen sembollerden oluşuyordu. Bu semboller, sesleri, heceleri, kelimeleri veya kavramları temsil ediyordu. Çivi yazısı, ilk başlarda sadece ticari kayıtlar için kullanılıyordu. Ancak, zamanla daha karmaşık ve zengin bir yazı haline geldi. Çivi yazısı, Sümerlerin tarihini, kültürünü, inançlarını, edebiyatını, bilimini, hukukunu ve daha pek çok şeyi kaydetmelerini sağladı.

Çivi Yazısının Özellikleri

Çivi yazısı, dünyanın en eski yazı sistemlerinden biridir. Çivi yazısı, yaklaşık 600 sembolden oluşuyordu. Bu semboller, farklı sesleri, heceleri, kelimeleri veya kavramları gösteriyordu. Çivi yazısı, sağdan sola ve yukarıdan aşağıya doğru yazılıyordu. Çivi yazısı, kil tabletler üzerine yazılıyordu. Kil tabletler, yazıldıktan sonra güneşte veya fırında kurutuluyordu. Böylece, yazılar uzun süre korunabiliyordu. Çivi yazısı, Sümerler tarafından icat edilmesine rağmen, daha sonra Akadlar, Babiller, Asurlar, Hititler, Elamlar, Urartular gibi diğer Mezopotamya uygarlıkları tarafından da kullanıldı. Çivi yazısı, farklı dilleri ve lehçeleri yansıtacak şekilde değişikliklere uğradı. Çivi yazısı, M.Ö. 1. binyılda demir çağına geçişle birlikte yerini alfabetik yazılara bıraktı.

Çivi Yazısının Kullanım Alanları

Çivi yazısı, Sümerlerin ve diğer Mezopotamya uygarlıklarının pek çok alanda kayıt tutmalarını, anlaşmalar yapmalarını, bilgi aktarmalarını sağladı. Çivi yazısı, özellikle şu alanlarda kullanıldı:

  • Ticaret: Çivi yazısı, ticari faaliyetleri kaydetmek için kullanıldı. Örneğin, malların miktarı, fiyatı, kalitesi, alıcı ve satıcı bilgileri, borç ve alacak durumları, vergiler, gümrük işlemleri gibi bilgiler çivi yazısıyla yazıldı.
  • Devlet: Çivi yazısı, devlet işlerini yürütmek için kullanıldı. Örneğin, kanunlar, yönetmelikler, kararnameler, fermanlar, antlaşmalar, savaş raporları, nüfus sayımları, vergi listeleri, tapu kayıtları, mahkeme kararları gibi belgeler çivi yazısıyla yazıldı.
  • Din: Çivi yazısı, dini metinleri kaydetmek ve yaymak için kullanıldı. Örneğin, tanrılar, tanrıçalar, mitolojik hikayeler, dualar, büyüler, kehanetler, kurban ritüelleri, tapınak inşaatları, rahip ve rahibelerin görevleri gibi konular çivi yazısıyla yazıldı.
  • Eğitim: Çivi yazısı, eğitim alanında da kullanıldı. Örneğin, okuma, yazma, matematik, astronomi, tıp, coğrafya, tarih, dilbilgisi, edebiyat, müzik gibi derslerin içerikleri, öğrencilerin ödevleri, sınavları, notları, öğretmenlerin tavsiyeleri, eleştirileri gibi bilgiler çivi yazısıyla yazıldı.
  • Edebiyat: Çivi yazısı, edebi eserleri oluşturmak ve korumak için kullanıldı. Örneğin, şiirler, destanlar, hikayeler, fabllar, atasözleri, bilmeceler, oyunlar, mektuplar, günlükler, biyografiler gibi yazınsal türler çivi yazısıyla yazıldı. Çivi yazısıyla yazılmış en ünlü edebi eser, Sümer destanı olan Gılgamış Destanı’dır.
(HABER MERKEZİ)
Paylaş