Türkiye’de çalışma saatleri, hem çalışanlar hem de işverenler için önemli bir konudur. Çalışma saatlerinin uzunluğu, çalışanların yaşam kalitesini, verimliliğini, sağlığını ve mutluluğunu etkileyebilir. İşverenler için ise çalışma saatlerinin uzunluğu, işletmenin maliyetini, rekabet gücünü, personel devir hızını ve müşteri memnuniyetini etkileyebilir. Peki, Türkiye’de çalışma saatleri kısalacak mı? Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, bu konuda ne dedi? Bu yazımızda, Türkiye’de çalışma saatleri kısalacak mı sorusunun cevabını arayacağız.
Türkiye’de çalışma saatleri, 1936 tarihli İş Yasası ile günde 8,
haftada 48 saat olarak belirlenmiştir. 2003 tarihli, hala
yürürlükte olan İş Yasası’na göre ise Türkiye’de haftalık çalışma
süresi 45 saattir. Bu yasaya göre bir yılda bir işçiye en fazla
270 saat fazla çalışma yaptırılabilir1. Türkiye’de çalışma
saatleri, Avrupa Birliği ülkelerine göre oldukça yüksektir.
Avrupa Birliği ülkelerinde ortalama haftalık çalışma süresi 37,1
saattir2. Türkiye’de çalışma saatleri, hem çalışanların hem de
işverenlerin talepleri doğrultusunda değişiklik gösterebilir.
Örneğin, esnek çalışma saatleri, yarı zamanlı çalışma, uzaktan
çalışma, vardiyalı çalışma gibi farklı çalışma modelleri
uygulanabilir. Ancak, bu çalışma modellerinin uygulanması,
işletmenin faaliyet alanı, çalışanın niteliği, işin özelliği, iş
sözleşmesi, toplu iş sözleşmesi, iş kanunu ve sosyal güvenlik
mevzuatı gibi faktörlere bağlıdır.
Türkiye’de çalışma saatleri kısalacak mı sorusunun cevabı, henüz
net değildir. Ancak, bu konuda bazı sinyaller verilmektedir. Eski
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, Mayıs ayında
yaptığı bir açıklamada, haftalık 45 saat olan çalışma süresinin
kısaltılması gerektiğini belirterek, “Çalışma saatlerini yeniden
düzenlemek zorundayız.” demiştir. Bilgin, çalışma saatlerinin
kısaltılmasının, çalışanların yaşam kalitesini, verimliliğini,
sağlığını ve mutluluğunu artıracağını, ayrıca işsizliği
azaltacağını ve ekonomiyi canlandıracağını savunmuştur. Bilgin,
çalışma saatlerinin kısaltılması için gerekli yasal
düzenlemelerin yapılacağını söylemiştir. Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanlığı’nın bu konuda çalışmalar yürüttüğünü
belirtmiştir. Bilgin, çalışma saatlerinin kısaltılması için bir
model önermemiş, ancak bu konuda farklı ülkelerin
uygulamalarından örnekler vermiştir. Örneğin, İspanya’nın 2023
yılında çalışma süresini 32 saate indirmeyi planladığını,
İsveç’in ise 2030 yılında çalışma süresini 25 saate indirmeyi
planladığını söylemiştir.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı görevini devralan Vedat Işıkhan ise, Kasım ayında yaptığı bir açıklamada, esnek çalışma biçimlerini yaygınlaştıracaklarını, sosyal güvenlik mevzuatını da yeni nesil esnek çalışma şekillerine daha uyumlu hale getireceklerini söylemiştir. Işıkhan, çalışma saatlerinde değişiklik sinyali vererek, “Sosyal Güvenlik Kurumunda sürdürülebilirliği güçlendirmek amacıyla sosyal güvenlik sisteminde kişilerin daha çok istihdamda kalmasını teşvik eden, hakkaniyeti ve aktüeryal dengeyi önceleyen yaklaşımla esnek çalışma biçimlerini yaygınlaştıracağız. Sosyal güvenlik mevzuatı ve uygulamalarını, değişen iş gücü piyasası koşullarına ve yeni nesil esnek çalışma şekillerine daha uyumlu hale getireceğiz. Kayıt dışı istihdam ve kayıt dışı ücretle mücadelede veri analizine dayalı, risk odaklı denetim faaliyetlerini artırarak prim tabanını genişleteceğiz.” ifadelerini kullanmıştır.
(Haber Merkezi)