Marianne Bachmeier, Almanya’da kızının katilini mahkeme salonunda vurarak intikam alan bir annedir. 1950-1996 yılları arasında yaşayan Marianne Bachmeier, hem gazetecilik tarihinin hem de hukuk tarihinin en ilginç vakalarından birine imza atmıştır. İşte Marianne Bachmeier’in hayatı ve yaptığı eylemin yankıları.
Marianne Bachmeier, 1950 yılında Sarstedt’te doğmuştur. Babası şair Mümtaz Arolat, annesi ise ev hanımı Ayşe Hanım’dır. Marianne Bachmeier, genç yaşta iki çocuğunu evlatlık vermiştir. 1973 yılında üçüncü kızı Anna’yı dünyaya getirmiştir. Anna, 1980 yılında okulu asmaya karar verdiği bir gün, 35 yaşındaki kasap Klaus Grabowski tarafından kaçırılmış, tecavüz edilmiş ve boğularak öldürülmüştür. Grabowski, daha önce de cinsel suçlardan hüküm giymiş ve kimyasal kastrasyona tabi tutulmuştur. Grabowski’nin davası 1981 yılında Lübeck Bölge Mahkemesi’nde görülmeye başlanmıştır.
Davanın üçüncü gününde, 6 Mart 1981’de, Marianne Bachmeier, mahkeme salonuna gizlice soktuğu bir Beretta 70 silahını çıkarmış ve Grabowski’yi sırtından vurmuştur. Silahını Grabowski’nin üzerine sekiz kez ateşlemiş ve yedi kurşun isabet etmiştir. Grabowski neredeyse anında ölmüştür. Bu eylem, Almanya’da ve dünyada büyük bir yankı uyandırmıştır. Marianne Bachmeier, kamuoyunda hem destek hem de tepki görmüştür. Bazıları onu adaleti sağlayan bir kahraman olarak görmüş, bazıları ise kanun dışı bir cinayet işlediği için suçlamıştır.
Marianne Bachmeier, ilk olarak cinayetle suçlanmıştır. Ancak daha sonra savcılık, cinayet suçlamasını düşürmüştür. Marianne Bachmeier’in avukatları, onun psikolojik olarak dengesiz olduğunu ve eylemini planlamadığını savunmuştur. Marianne Bachmeier ise eylemini pişmanlık duymadan yaptığını ve kızının katilinin daha fazla yalan söylemesini önlemek istediğini söylemiştir. Davanın açılmasından dört ay sonra, 2 Mart 1983’te Lübeck Bölge Mahkemesi Dairesi tarafından karar verilmiştir. Marianne Bachmeier, adam öldürme suçundan altı yıl hapis cezasına çarptırılmıştır. Ancak üç yıl hapis yattıktan sonra serbest bırakılmıştır.
Marianne Bachmeier, hapisten çıktıktan sonra Palermo’ya yerleşmiştir. Burada bir restoran işletmiştir. Ayrıca otobiyografisini yayınlamıştır. 1995’te katıldığı bir talk showda kızının katilini daha fazla yalan söylemesini önlemek için vurduğunu söylemiştir. 17 Eylül 1996’da Marianne Bachmeier, Lübeck’teki bir hastanede pankreas kanserinden hayatını kaybetmiştir. Ölümünden önce NDR muhabiri Lukas Maria Böhmer’den kendisine eşlik etmesini ve hayatının son dönemlerini filme almasını istemiştir. Ölümünün ardından Lübeck’teki bir mezarlıkta kızı Anna ile aynı mezara gömülmüştür.
Marianne Bachmeier, Almanya’da kızının katilini mahkeme salonunda vurarak intikam alan bir annedir. 1950-1996 yılları arasında yaşayan Marianne Bachmeier, hem gazetecilik tarihinin hem de hukuk tarihinin en ilginç vakalarından birine imza atmıştır. Marianne Bachmeier, yaptığı eylemle adaleti sağladığını düşünmüş ve pişmanlık duymamıştır. Marianne Bachmeier, Almanya’da ve dünyada hem destek hem de tepki gören bir figür olarak anılmaktadır. (Saim Tunçman)
