Galatasaray Spor Kulübü'nün bugün bildiğimiz sembolü, kulübün tarihinde unutulmaz bir iz bırakan genç bir yeteneğin elinden çıkmıştır. Ahmet Ayetullah adını taşıyan bu genç sanatçı, 1923 yılında kulübün bir kongresinde sunduğu özgün tasarımıyla Galatasaray'a özel bir kimlik kazandırmıştır.
Ayetullah, o dönemde arkadaşlarıyla birlikte çıkardığı "Kara Kedi" adlı bir derginin çizerliğini yapıyordu. Dergideki çizimleri, dönemin gençlik kültürünü ve İstanbul hayatını yansıtan canlı ve etkileyici bir görsel arşiv oluşturuyordu. İşte bu dergi için hazırladığı bir çizimde, Galatasaray'ın ilk logosunu oluşturacak olan fikrin tohumları atıldı.
Ayetullah, dergisinin bir sayısında, Harf Devrimi öncesinde kullanılan Arap alfabesinden "G" ve "S" harflerini bir araya getirerek oldukça estetik bir kompozisyon oluşturdu. Bu tasarım, hem Galatasaray'ın adını simgeliyordu hem de dönemin modern çizgilerini yansıtıyordu.
Ayetullah'ın bu özgün tasarımı, dergi arkadaşları tarafından büyük beğeni topladı. Gençler, bu tasarımın Galatasaray'ın resmi logosu olabileceği fikrini benimsediler. 1923 yılında yapılan kulüp kongresinde, Ayetullah'ın tasarımı kürsüye taşındı ve tüm üyelerin oylarıyla kabul edildi. Böylece, genç bir sanatçının hayali, Türkiye'nin en köklü spor kulüplerinden birinin sembolü haline geldi.
Ayetullah'ın tasarladığı logo, ilk olarak 1925 yılında Galatasaray Talebe Sandığı'nın zarf ve mektup kağıtlarında kullanıldı. Daha sonra ise lise öğrencilerinin kıyafetlerine ve tüm branşlardaki sporcuların formalarına işlendi. Ayetullah'ın bu basit ama etkili tasarımı, Galatasaray'ın kimliğini belirleyen en önemli unsurlardan biri haline geldi ve bugün bile milyonlarca taraftar tarafından büyük bir sevgiyle taşınıyor.
(HABER MERKEZİ)
