Çanakkale'nin Metal Pub'ı Valhalla: Metal Kültürü ve Eğlencenin Buluşma Noktası

Çanakkale'de eğlence sektörü genç kesimlerden ileriki yaşlardaki vatandaşlar tarafından tercih ediliyor. Çanakkale'de yer alan ve farklı tarzıyla dikkat çeken Valhalla Metal Pub, samimi ve sıcak ortamıyla tercih edilen mekanlardan bir tanesi.

1693

Çanakkale'de eğlence ve gece hayatı özellikle genç kesimin ilgisini çeken aktivitelerden bir tanesi. Eğlence sektörü, günümüzde var olmaya çalışırken insanlar gece dışarıda vakit geçirmek için ayrı bir para ayırmak durumunda kalıyor. Çanakkale'de eğlence mekanlarından bir tanesi olan Valhalla Metal Pub, farklı müzik türü ve ortamıyla dikkat çekiyor. Valhalla'ya merak için de giden çokken, müdavimleri de sıklıkla görülüyor. Valhalla Metal Pub'un sahibi Alkım Ergül, mekanın hikayesini ve metal kültürü hakkında bilgiler verdi.

"Bu müzikle var olmaya çalışmak sıkıntı"

Metal kültürü günümüzde görülen kültürlerden bir tanesi. Hala önyargılar devam ederken aynı zamanda insanlar bu tarzı merak ediyor. Bu mekanlarda Çanakkale'de tek olan Valhalla Metal Pub 7 yıldır Çanakkale'de var olmaya devam ediyor. İsminden dolayı merak uyandıran ve aynı zamanda insanların dikkatini çeken Valhalla Metal Pub hakkında konuşan Ergül "Bu sektörün içinde bu müzikle var olmaya çalışmak ya da bunun inadını vermek daha başka sıkıntı. Her yerde alkolü alabilirsin, her yerde eğlenebilirsin ama bunu bir de öğretmek gerekiyor. Bu mekanın adında metal yazması, insanda bir korku yaratıyor. 90'lardan beri öyle. Biz kedi kesiyor diye biliniyoruz. Hala da devam ediyor bu öyle. Ama artık azaldı. İnsanlar artık farklı tipte insanların da normal olduğunu öğreniyorlar" sözlerini kullandı.

Nedir Valhalla?

Valhalla'nın ismi ise Kuzey Mitolojisinden geliyor. Kuzey Mitolojisine göre Valhalla; ölü kahramanların salonudur. İskandinav mitolojisinde Odin'in Valkürleri tarafından Ragnarök'te kaos güçlerine karşı savaşacak ordunun askerleri olmak üzere seçilen ölü kahramanların ahireti olarak geçer. Çanakkale'de tek metal pub ismine sahip olan Valhalla Metal Pub, Türkiye'de de sayılı yerde bulunan metal publardan bir tanesi. Mekanın isim hikayesini anlatan Ergül "O zamanlar Caner'le konuştuğumuzda ismini Gürz düşündük, metal ve rock çalacağımız için. Sert ve vurucu bir şey olsun istedik. Sonra benim aklıma geldi. Kuzey mitolojisine aşinayım ve seviyorum. Hepimiz de seviyoruz. Hem o vardı, hem o dönem Vikings dizisi de patlamıştı. Ben 'Valhalla olsun mu?' dedim. Hepimiz olsun dedik. 'Valhalla Metal Pub' olsun dedik. Çünkü pub'un açılımı publing demek. Herkes gelsin, yesin içsin, eğlensin durumunda. Türkiye'de şu an metal isminde bu işi yapan, sattığı müziği tabelasında yazan Kadıköy'de Wizard var. Gerisi rock diye sunum yapar" ifadelerine yer verdi.

"Hepsine dokunmak zorundasın"

İnsanların gittiği eğlence mekanlarında dikkat ettiği şeylerden bir tanesi de müzik oluyor. İnsanlar farklı müziklere de aşina olmaya çalışırken, kendi eğleneceği türleri de bulmaya çalışıyor. Metal kültürünün büyük bir ağaç olduğundan bahseden Ergül "Burada biz hepsini çalmaya çalışıyoruz. Çok büyük ağaç olduğu için bu müzik, Elvis Presley de çalmak zorundasın, The Beatles da, Black Metal de çalıyorsun. Hepsine dokunmak zorundasın, çünkü herkesin kulağı başka" dedi.

"Bu işte yaş yok"

Çocukluğundan beri bu kültürle yetişen Alkım Ergül, ailesinin de etkisiyle metal dinlemeye başlayan insanlardan bir tanesi. Ezine'de büyüdüğü için bu türle ilgili bir şeylere ulaşmakta zorluk çektiğini dile getiren Ergül "Metal kültürü benim çocukluğumda başladı. Annem babamla başlayan bir durumdu. Onların aldığı kültürün bana etkisi oldu. Evde dinlediğim müzikler de çok etkiliydi. Çoğunlukla yabancı müzik dinliyordum. Ben Çanakkale'nin Ezine ilçesinde büyüdüm. Orada bu müziği dinlemek çok daha zordu. Hemen ulaşabileceğin bir şey değildi. CD'ler, kasetler vardı o zaman. Birkaç kanal var televizyonda, orada dinliyor, not alıyordum. Daha sonra Çanakkale'ye, onları soruyordum 'Var mı, alabilir miyim?' diye. Olanları alıyordum, olmayanları sipariş veriyordum. Sürekli bir protezdi bu müzik. Tarzım çok uygun geldi bana. Gitgide üstüne koydum, türleri öğrenmeye başladım. Hala da dinliyor, öğreniyorum. Bu işte yaş yoktur. Benden onlarca yaş küçük arkadaşlarım var, buraya gelen insanlar var, onlardan öğrendiğim gruplar, türler var. Her geçen gün bir şeyler öğreniyorum, kulağımı açmaya çalışıyorum. Büyük hastalık. Müzik olmadan doğru adım atamam. Hiç olmadı çalıyoruz. Yoksa hem bu işi yapıp, hem de başka türlü müzikler çalıp paralar kazanabiliriz. Ama bizimki inat" diye konuştu.

"İnsanlar en çok merak ettikleri için geliyor"

Valhalla'yı dışarıdan gören insanlar, mekanı merak ediyor. Müşterilerinin ya meraktan geldiğini ya da müdavimleri olduğu söyleyen Ergül "İnsanlar genelde meraktan, öğrenmek için geliyor, bunlar nasıl eğleniyor. Ya da yoksa müdavimidir. Bu tür müziği bilen, öğrenmek isteyen gelsin durumu vardır burada. Ötekisi 'Çok bağırıyorlar' şakasına gidiyor. O yüzden de seven seviyor. Harici de buranın samimiyetine, dostluğu için geliyor. Masa sayımız belli, hemen tanışılıyor. Masalarda yan yana oturabiliyorlar, aynı masada oturabiliyorlar. Çalışanlarımızla beraber samimiyiz. Oyunlarımız var, alkollü oyunlar. İnsanlara onlar da cazip geliyor. En çok merak ettikleri için geliyorlar" ifadelerine yer verdi.

"Yaş kitlesi 18'den 60'a kadar"

Her eğlence mekanının farklı bir kitlesi bulunuyor. Bazı yerlerde daha çok genç yaştaki kişiler vakit geçirirken bazı yerlerde daha ileriki yaşlarda insanlar vakit geçiriyor. Bu yaş aralığının Valhalla'da geniş olduğunu dile getiren Ergül aynı zamanda yıllardır devam ettirdikleri bir adetten bahsetti. Ergül "Yaş aralığında hepsi var... 18'den 60'a kadar var. Oldschool dediğimiz insanlar da geliyor, gencolar da geliyor, yeni öğrenmeye çalışanlar da var. Bizim bir de bir adetimiz var. 18'ine giren kişi buraya gelir, ilk birasını bizden içer öyle kutlanır. Yıllardır bu adetimiz. O güzel bir karşılamadır. Turistler de yoğunluklu" sözlerini kullandı.

Farklı etkinlikler dikkat çekiyor

Valhalla'nın dikkat çekmesinin nedenlerinden biri de farklı etkinlikleri barındırması. Çeşitli oyunlarla müşterilerine farklı etkinlikler deneme fırsatını sunan Ergül etkinliklerden bahsederek "İki farklı grubumuz var, akustik yapıyoruz. Cuma ve cumartesi günleri iki farklı grupla sahne alıyoruz. Onun dışında beer pong turnuvaları yapıyoruz, gerisi de oyun alanı zaten, dart var. Kendileri turnuvalar yapıyoruz, bu müzik hakkında konuşuyoruz" diye konuştu.

"Eskiden alkol araçtı, şimdi amaç oldu"

Dışarıda alkol kullanmanın, eğlencenin lüks olarak sayıldığı dönemlerde dışarıda vakit geçirmek ekonomik açıdan vatandaşları zorlamaya devam ediyor. İnsanlar artık, dışarıya çıkıp vakit geçirmek için ayrı bir bütçe ayırıyor. Bu durumdan bahseden ve alkole gelen zamların kendilerini de etkilediğini dile getiren Ergül "Alkole zamlar devam ediyor. Yabancı alkole ayrı, bira grubuna ayrı zam geliyor. Eylülde bekliyorduk, olmadı ama ekimde bekliyoruz. Normalde devlet temmuz ve ocak aylarında zam oluyordu. Ama ekonominin bu kadar değişmesi, sürekli benzine ve mazota zam gelmesiyle beraber, bunun daha çalışan maliyeti var, asgari ücret zamlanması var, hammaddeyi getiren kaynaklı bizden de müşteriye yansıyor. Bu müşteri trafiğini de etkiliyor. Her şeyden önce psikolojik olarak etkiliyor. 'Ne yapacağız, ne edeceğiz, ne yiyeceğiz' çok büyük lüks oldu. Ev kirası başka bir durum, okula gidip gelmesi gerekiyor ve kendine bakması gerekiyor. Bu en son yani. Dışarı çıkıp bir şeyler içeyim, eğleneyim, hep beraber olayım amaç oldu artık. Eskiden araçtı, insanlar dışarı çıkıyordu ve alkol eşlik ediyordu ona. Benim dönemimde öyleydi. Biz eğlenceye çıkıyorduk, bira içmeye çıkmıyorduk. Şimdi bira içmeye çıkılıyor, ona göre para ayırılıyor. Bundan bir iki zam önce, bira 50 TL bandındayken buraya üç kız geldi, bir bira söylediler. Üçü beraber içtiler. Ben sonra yardımcı oldu. O kadar kötü bir durum. Ve sürekli düşüyor ya da evde içiyorlar. Ama en kötüsü çok fazla görülmeye başlandı, uyuşturucu kullanmaya başlandı. Çok kötü bir durum ve çok arttı. Çünkü insanlar ulaşamadığı için, bir an önce sarhoş olayım istiyor. Hem kendine hem çevreye zarar veriyor. Gitgide arttı" dedi.

Paylaş