"100 bin atamayla eğitime daha güçlü başlayabiliriz"

Türk Eğitim-Sen Çanakkale Şube Başkanı Resul Demirbaş 2022-2023 eğitim öğretim yılını değerlendirerek, 2023-2024 eğitim öğretim yılından beklentilerine ilişkin basın açıklamasında bulundu. Eğitim öğretimin geldiği noktayı ve sonrasında yapılması gerekenlere değinen Başkan Demirbaş; "Öğretmen atamaları sadece kadrolu olarak yapılmalı, sözleşmeli ve ücretli istihdam kaldırılmalıdır" dedi.

803

Eğitim öğretimin geldiği noktayı ve sonrasında yapılması gerekenlere değinen Başkan Demirbaş, 2022 2023 eğitim öğretim yılının sonuna gelinirken, Türk Eğitim-Sen Çanakkale Şube Başkanı Resul Demirbaş su süreçte ele alınması gereken noktalara değinerek; "Özellikle yönetici görevlendirmelerinde ve yine aynı zamanda proje okullarında yönetici ve öğretmen görevlendirmelerinde yaşanan adaletsizlikler çalışma huzurunu dinamitlemekte; eğitimde başarıyı, kaliteyi, motivasyonu, verimliliği, heyecanı düşürmektedir" şeklinde konuştu.

Demirbaş; "Atamalar sınav esasına göre yapılmalıdır"
Türk Eğitim-Sen Çanakkale Şube Başkanı Resul Demirbaş, eğitim alanında mülakat uygulamasının bir fecaat olduğuna değinerek; "Öncelikle ilk ele alınması gereken husus; mesleğimizin saygınlığını ayaklar altına alan, un ufak eden mensubiyete göre yönetici atamasına son verilmesidir. Şöyle ki; kamunun tüm alanlarında olduğu gibi, eğitim alanında da mülakat uygulaması aslında bir fecaattir. Bu uygulamayla hak etmeyenler makamlara getirilerek, kul hakkı yenilmekte, ehil, bilgi ve tecrübe sahibi kişiler görevden uzaklaştırılmaktadır. Özellikle yönetici görevlendirmelerinde ve yine aynı zamanda proje okullarında yönetici ve öğretmen görevlendirmelerinde yaşanan adaletsizlikler çalışma huzurunu dinamitlemekte; eğitimde başarıyı, kaliteyi, motivasyonu, verimliliği, heyecanı düşürmektedir. Bakınız; 2023 Yılı Milli Eğitim Bakanlığına Bağlı Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Öğretmen Atama ve Yönetici Görevlendirmesine İlişkin Kılavuz yayımlandı. Başvuru şartlarına baktığımızda yine objektif bir kriter olmadan ya da yazılı sınav yapılmadan Türkiye`nin en yüksek puanla öğrenci alan okullarına yönetici görevlendirmesi ve öğretmen ataması yapılacağını görüyoruz. Proje okullarına öğretmen atamaları ve yönetici görevlendirmeleri mutlaka sınav esasına göre yapılmalıdır" diye konuştu.

"Sadece yazılı sınav puanı esas alınmalıdır"
9 Temmuz tarihinde yapılacak MEB Görevde Yükselme Sınavı`na ilişkin konuşan Başkan Demirbaş; "Yine 9 Temmuz tarihinde yapılacak MEB Görevde Yükselme Sınavı öncesinde bir sendikanın vaatleri, tehditleri ayyuka çıkmıştır. Oysa bu sürecin sadece sendikal taassup, baskı ve dayatmadan arındırılarak, sadece yazılı sınav puanı dikkate alınarak sonuçlanması eğitim hayatımızın geleceği için paha biçilemez önemdedir. Bu noktada Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan`ın mülakatın kaldırılacağı şeklindeki açıklamasını tüm kurum yöneticileri, mülki amirler, devlet yetkilileri çok iyi okumalıdır. Okullara, kurumlara yönetici görevlendirmelerinde, görevde yükselmelerde, öğretmen atamalarında, proje okullarına yapılan yönetici ve öğretmen atamalarında sadece yazılı sınav puanı esas alınmalıdır" ifadelerini kullandı.

"55 bin atama daha yapılmalıdır"
Deprem bölgesi de hesaba katılınca 45 bin atamaya ek olarak 55 bin atama daha yapılması gerektiğine değinen Başkan Demirbaş; "Deprem bölgesindeki ilave öğretmen ihtiyacı da hesaba katıldığında yeni eğitim-öğretim yılında 45 bin atamaya ek olarak 55 bin atama daha yapılmalıdır. Öğretmen açığı okullarımızın önemli sorunlarındandır. Sendikamızın 2022-2023 eğitim-öğretim yılında yaptığı araştırmaya göre, 78 ilde ücretli öğretmen sayısı 76 bin 485 iken,75 ilde norm kadro açığı 83 bin 547`dir. Öğretmen açığının ücretli öğretmen eliyle kapatılmaya çalışılması, hatta bu öğretmenlerin 5 bin 503`ünün ön lisans mezunlarından oluşması eğitimdeki başarıyı, kaliteyi ve verimi düşürmektedir. Üstelik her yıl eğitim fakültelerinde ortalama 40 bin öğretmenin mezun olduğunu düşündüğümüzde atama bekleyen öğretmen sayısı 500 binin üzerine çıkmıştır. Her ne kadar 45 bin atama yapıldıysa ve atanan öğretmenlerimiz 1 Eylül tarihinden itibaren görevlerine başlayacaksa da, bu sayı yeterli değildir. Deprem bölgesinde öğretmen ihtiyacı hepimizin malumudur. Deprem bölgesi ilan edilen 11 ilimizde yeni eğitim-öğretim yılı başlamadan öğretmen ihtiyacının eksiksiz karşılanması eğitimin sağlıklı yürütülmesi noktasında çok önemlidir. Bu nedenle hemen, şimdi, vakit kaybetmeden, yeni eğitim-öğretim yılı başlamadan 45 bin atamaya ilaveten, 55 bin atama daha yapılmalıdır. Bu şekilde hem ücretli öğretmen sayısını eritebiliriz hem de 2023-2024 eğitim-öğretim yılı başlangıcında toplam 100 bin atamayla eğitime daha güçlü başlayabiliriz" şeklinde konuştu.

"Öğretmen atamaları sadece kadrolu olarak yapılmalıdır"
Öğretmen atamalarında, sözleşmeli ya da ücretli istihdamın kaldırılması gerektiğini vurgulayan Başkan Demirbaş; "Ayrıca öğretmen atamaları sadece kadrolu olarak yapılmalı, sözleşmeli ve ücretli istihdam kaldırılmalıdır. Seçim öncesinde sözleşmeli öğretmenler kadroya geçirilirken, bu uygulamanın kalıcı hale getirilmesi, bundan sonraki tüm alımların kadrolu olarak yapılması taleplerimiz arasındadır. İnsan hakkı ihlali olan, ekonomik çaresizliği merkezine alan, modern kölelik anlayışıyla yürütülen ücretli öğretmenlik uygulaması da tamamen kaldırılmalıdır. Derslik sayısı artırılmalı, deprem bölgesi başta olmak üzere tüm okullarımızda materyal eksiği giderilmelidir. Yeni dönemde Meslek Kanunu`nda sınav şartının kaldırılması için mücadele edeceğiz" diye belirtti.

"Sınavın kaldırılacağı müjdesinin verilmesini istiyoruz"
2022-2023 eğitim-öğretim yılında en çok tartışılan konu olan Öğretmenlik Meslek Kanunu`na ilişkin konuşan Başkan Demirbaş; "İlgili sendikamız alanlarda beklenti ve taleplerini dile getirmiş, çalıştay düzenlemiş, kanunun eksik hususlarıyla ilgili uyarılarını yetkili makamlara iletmiştir. Sendikamızın öncelikli talebi kanunun öğretmenlerin muhatap olduğu tüm mevzuatı ve süreçleri ihtiva etmesi ve kariyer basamakları belirlenirken sınav şartının kaldırılması, unvanların tecrübeye göre verilmesiydi. Bu talebimiz bugün de geçerliliğini korumaktadır. Sınavın sadece "bilgi"yi ölçtüğü, oysa öğretmenlik mesleğinin bilmenin yanı sıra "bilgiyi öğrencilere aktarma", "öğretme" mesleği olduğu göz önüne alındığında tecrübenin, kıdemin çok daha önemli olduğu bir gerçektir. Bu itibarla 5 yılını doldurmuş öğretmenlerimiz uzman, 10 yılını doldurmuş öğretmenlerimiz başöğretmen olarak değerlendirilmelidir. Bilindiği gibi 19 Kasım tarihinde uzman öğretmenlik/başöğretmenlik sınavı yapılacaktır. Türk Eğitim-Sen olarak "deneyim" ölçüt alınarak, yeni eğitim-öğretim yılında sınavın kaldırılacağı müjdesinin verilmesini istiyoruz" ifadelerini kullandı.

Seçim öncesinde vaat edilen öğretmenlik için 10 yıllık kıdem şartının 5 yıla indirilmesi gerektiğini ifade eden Başkan Demirbaş; "Ayrıca seçim öncesinde önceki Milli Eğitim Bakanı tarafından vaat edilen uzman öğretmenlik için 10 yıllık kıdem şartının 5 yıla indirilmesi, kıdem yılı 20 yıl ve üzeri olan uzman öğretmenlerimizin başöğretmen olmak için uzmanlıkta bekleme süresi olan 10 yılın kaldırılması, doktora mezunu öğretmenlerimizin doğrudan başöğretmen olması gibi düzenlemeler hayata geçirilmelidir. Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Yusuf Tekin`in "devlette devamlılık esastır" ilkesini esas alarak, bu sözleri yerine getirmesini bekliyoruz" dedi.
(Yusuf Sonkurt)

Paylaş