1 Temmuz 2024 tarihi itibarıyla, 2022 yılında yürürlüğe giren ve 2023 yılında bir kez daha uzatılan kira artışlarında yüzde 25 zam sınırı uygulaması sona eriyor. Bu durum, ev sahibi ve kiracılar arasında merak ve endişe uyandırıyor. Uzmanlar ise bu değişimin yeni bir kaos dönemini başlatabileceği görüşünde.
Son iki yıldır kira artışlarında uygulanan yüzde 25 zam sınırı, ev sahibi ve kiracılar arasında hem maddi hem de manevi açıdan önemli sorunlara yol açtı. Birçok kiracı, artan kira bedellerini karşılamakta zorlanırken, ev sahipleri de gelirlerinde düşüş yaşadı. Bu durum, evden tahliyelerin artmasına, kira sözleşmelerinin feshedilmesine ve yasal uyuşmazlıklara neden oldu.
Mevcut uygulama sona erdiğinde, kira artış oranları TÜİK tarafından açıklanan 12 aylık ortalama Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE)'ne göre belirlenecek. Bu durum, kira bedellerinde önemli artışlara neden olabilir.
Uzmanlar, 1 Temmuz'dan sonra kira artışlarında büyük farklılıklar olacağını öngörüyor. Özellikle büyük şehirlerde ve turistik bölgelerde kira bedellerinde yüzde 50'ye varan artışlar görülebileceği tahmin ediliyor. Bu durum, kiracıları zor durumda bırakabilir ve yeni göç dalgalarına yol açabilir.
Ev sahiplerinin, 1 Temmuz'dan sonra kira artış oranlarını belirlerken yasalara ve etik kurallara uyması gerekiyor. Kira artış oranı, sadece TÜFE'ye göre değil, aynı zamanda bölgenin emlak piyasası durumu, kiralanan mülkün durumu ve kiracı profil gibi faktörler göz önünde bulundurularak belirlenmelidir.
Kiracıların haklarını bilmeleri ve kira artışı konusunda ev sahipleriyle uzlaşmacı bir tavır takınmaları önemlidir. Kira artışı oranı konusunda anlaşmaya varılamaması durumunda, kiracılar yasal haklarını kullanabilir.
Uzmanlar, hükümetin kira artışlarını kontrol altına almak için acil önlemler almasını talep ediyor. Bu önlemler arasında kira zamlarında üst sınır belirlenmesi, kira yardımı programlarının genişletilmesi ve kiralık konut sayısının artırılması gibi çözümler yer alıyor.
(ERHAN TAYLAN)
