Bal, tarih boyunca sadece bir besin kaynağı olarak değil, aynı zamanda şifa kaynağı olarak da değer görmüştür. Antik Yunan mitolojisinde tanrı Artemis'in sembolü olan arı, o dönem kullanılan madeni paraların üzerine bile basılmıştır. Filozof Aristoteles balın yapısını kitaplarında açıklarken, Hipokrat da balın ülseri temizlediğini ve yaraların üzerine sürüldüğünde faydalı olduğunu belirtmiştir. Hatta Büyük İskender'in ölümünden sonra bal dolu bir tabutta mumyalandığı bilinmektedir.
Assos’un zengin bitki örtüsü, kaliteli ve doğal bal üretimi için ideal bir ortam sunuyor. Arya'dan Arı Ürünleri işletme sahibi Uğur Tunca, bölgenin saf ve doğal florasından elde edilen Karaçalı, Hayıt ve Çam ballarını tüketicilere sunduklarını belirtiyor. Ürünlerinin kalitesinin düzenli analizlerle kontrol edildiğini vurgulayan Tunca, doğallık ve lezzet konusundaki hassasiyetlerine dikkat çekiyor.
Balın saf haliyle sofralara ulaşmasını sağladıklarını belirten Tunca, şu ifadeleri kullanıyor; " Doğallığı ve lezzetiyle kendine özgü bir fark yaratan ballarımız, Assos’un benzersiz florasında yetişen nektarlardan elde ediliyor ve bu özel coğrafyanın doğasını her damlasında hissedebiliyorsunuz.
Bu ballar, hem doğal zenginliklerin korunmasına katkı sağlamak hem de en saf haliyle tüketiciye ulaşmasını sağlamak açısından bizim için son derece önemli bir değer taşıyor. Assos’un eşsiz ekosisteminin sunduğu bu doğal ürünlerin, her aşamasında kaliteyi ön planda tutarak, doğallığından ödün vermeden tüketicilerimize sunmak, işletmemizin temel prensiplerinden biridir” dedi.
(ERHAN TAYLAN)
