U20 Dünya Kupası play-off maçında Norveç'e penaltılarla 10-9 kaybeden U19 Millî Takımımızın Teknik Direktörü Soykan Başar, karşılaşmadan sonra açıklamalarda bulundu.
Norveç maçını değerlendiren Başar, "Norveç maçı bizim için Dünya Kupası bileti maçıydı. Maçın başında 1-0 geriye düştük, daha sonra 1-1 yaptık. Oyunu çok iyi çevirdik. Özellikle ikinci yarı çok üstün oynadık. Kalemize bile gelemediler; bir iki geçiş dışında. Tehlikeli hiçbir atakları yoktu. Sadece duran toptan bir gol buldular. Uzatmalara gitti maç. Sistemsel değişiklikler yaptık. Geri dönüşleri çok iyi oldu değişikliklerin. Hücum etmekte ve gol pozisyonu üretmekte verimlilik sağladık. Aradığımız golü bulamadık bir türlü ve penaltılara gitti maç. Penaltılarda 10'a 9'luk skor her şeyi özetliyor. Bu noktaya kadar biz çok büyük başarılarla geldik. Avrupa şampiyonaları gördük. Bir tane değil iki tane. Gururlandım, neden gururlandım çünkü bizim grubumuzdaki iki takım final oynayacak U19 Avrupa Şampiyonası'nda. Biz o iki takıma karşı da üstün oynadık. İspanya maçını beraberlikle bitirdik, birçok pozisyonumuz vardı. Fransa karşısında öne geçtik, 87. dakikada penaltı golü ile kaybettik. Oyun anlamında çok iyi bir Türkiye Milli Takımı vardı. İstek anlamında, mücadele anlamında çok iştahlı bir Türkiye Milli Takımı vardı. Sonu böyle olmasa çok daha iyi olurdu. Penaltılar sonucu kaybetmek birazda şans işi diye düşünüyorum." diyerek sözlerine başladı.
Oyunculara teşekkür ederek sözlerine devam eden Soykan Başar, "Çocukların verdiği emeklere en başından en sonuna kadar, burada olan olmaya tüm oyuncularıma sonsuz teşekkür ediyorum. Tümü en iyi takımlarda oynamayı hak ediyorlar. Hepsi pırlanta gibi, hepsi çok değerli. İnşallah iyi yerlere gelecekler. Biz yine oyuncu yetiştirmeye devam edeceğiz. Hem oyuncu yetiştirip hem de Genç Milli Takımların Avrupa şampiyonalarına katılması için elimizden gelen her şeyi yapmaya devam edeceğiz. Bu süreç uzun. Bizim dört oyuncumuz A Milli Takım'da. Arda Güler, Kenan Yıldız, Can Uzun, Semih Kılıçsoy bu takımın oyuncularıydı. Bu turnuvanın sonunda da birçok oyucumuz daha çıkacaktır diye düşünüyorum. Çok yetenekli oyuncularımız var. Her mevkinin özel oyuncuları var. A Milli Takım'a hedef oyuncular buradan yetişiyor. Hem A Milli Takım'a oyuncu vermek hem de yarışmaya devam etmek çok önemli diye düşünüyorum.
Turnuva değerlendirmesi de yapan Başar, şöyle devam etti: "Bir önemli noktada rakip takımların takdirini kazanmak oldu. Turnuva boyunca çok güzel oyunlar sergiledik. Skor anlamında da sadece bir mağlubiyetimiz var. Diğer maçlarımız hep berabere bitti. Bu da bizi çok sevindiriyor. Centilmenlik ve fair-play anlamında da üst seviyede bir turnuva geçirdik. Turnuvaya damga vurduk diyebiliriz aslında. Oyuncularımızın hakemlerle olan diyalogları örnek oldu. Çok kart görmedik biz bu turnuvada. O da çok önemli bir detay. Yani şunu söylemek istiyorum, oyun oynuyorsunuz oyun iyi, skor iyi, bakıyorsunuz her şey var. Biz bayrağımızı çok iyi temsil ettiğimize inanıyoruz. Yol uzun devam ediyor. Önümüzdeki sezon U20 oluyorlar, daha sonra U21, A Milli Takım'a gidecek oyuncular oluyorlar. Gelişimleri devam ediyor. Kulüplerinde umarım süre alır, oynarlar. Bu turnuvadan transfer yapacak oyuncular olsun istiyoruz. Bu turnuvanın en büyük amaçlarından bir tanesi de hem Türkiye Milli Takımı başarılı olsun hem de oyuncular kendilerini bu arenada göstersin. Dünyada birçok kanaldan da yayınlandığı için oyuncular da ön plana çıkacak. Onların da belki de transferleri olacak."
Emeği geçen herkese teşekkür eden U19 Milli Takım Teknik Direktörü Soykan Başar, "Teknik ekip, sağlık ekibi, medya-iletişim ekibi, idari ekip, oyuncular, analiz ekibimiz herkese teşekkür ederim. Çok güzel bir turnuva geçirdik. Gururla bir turnuvanın sonuna geldik. Fransa, İspanya, Ukrayna ve İtalya ile beraber hep birlikteydik sonuna kadar. Şimdi sadece final müsabakası kaldı. Yarın ülkemize dönüyoruz. Bu turnuvalara katılmak çok çok önemli. Kazanımlarımızı yarınlarda göreceğiz. Oyuncular çok büyük tecrübe kazandılar. Bizler hocalar olarak çok büyük tecrübe kazandık. Kendi adıma konuşuyorum; taktik anlamda, teknik anlamda inanılmaz deneyimler kazandım. Çünkü oyunun felsefesini okuyorsunuz, rakibi okuyorsunuz. Rakibe hamle yapmanız gerekiyor, oyuna hamle yapmanız gerekiyor. Sistem değişikliği yapmanız gerekiyor, oyuncu değişikliği yapmanız gerekiyor. Giden maç oluyor, gelen maç oluyor. Hani aksiyonun bol olduğu ve her an heyecanın yüksek olduğu o atmosferde, stresin yüksek olduğu atmosferde oyuna hamle yapmanız gerekiyor, bu da tabi ki teknik adamı geliştiriyor. Fransa, İspanya, Danimarka, Norveç'e karşı oynuyorsunuz. Bunlar bir teknik adamın gelişimi için çok değerli. Çok kıymetli bir okuldur bu turnuvalar. Bu okulun kıymetini ben ikinci kere görüyorum. İkinci defa tecrübe ediyorum. Bu da benim gelişimim açısından inanılmaz bir deneyim. Keşke bütün hocalarımız bu tecrübeyi edinse, çünkü seviyenin yüksek olduğu Avrupa şampiyonalarında başa baş oyunlar oynamanın çok değerli olduğunu düşünüyorum. Son olarak oyuncularımla gurur duyuyorum. Canla başla, sonuna kadar mücadele ettiler. Son penaltıya kadar mücadele devam etti. Onları alınlarından öpüyorum. Yolları açık olsun. Herkesin emeğine sağlık." diyerek sözlerini sonlandırdı.
(ERHAN TAYLAN)