Oversharing Nedir? Sosyal Medyada Aşırı Paylaşımın Zararları
Sosyal medyada aşırı paylaşım yapmanın zararları nelerdir? Psikologlar, bu davranışın altında yatan nedenleri ve engellemenin yollarını anlatıyor.
Sosyal medyada her anımızı, her düşüncemizi, her duygumuzu
paylaşmak isteriz. Ancak bazen bu paylaşımların dozunu
kaçırabilir ve kendimizi rahatsız edici, uygunsuz veya gereksiz
bilgilerle başkalarına açabiliriz. Bu duruma oversharing yani
aşırı paylaşım deniyor. Peki oversharing neden olur, nasıl
engellenebilir ve bize ne gibi zararları vardır? İşte bu
yazımızda bu soruların cevaplarını bulacaksınız.
Oversharing Nedir?
Oversharing, İngilizce’de “share” (paylaşmak) ve “over” (aşırı)
kelimelerinin birleşiminden oluşan bir terimdir. Kişinin kendi
kişisel hayatı hakkında gereğinden veya uygun olandan daha fazla
detay ve bilgi paylaşmasına denir1. Özellikle sosyal medya
platformlarında sıkça karşılaştığımız bir durumdur. Mesela
biriyle tartıştığımızda, hemen o kişi hakkında kötü şeyler
yazabilir, ilişki sorunlarımızı veya sağlık problemlerimizi
herkese duyurabilir, yediğimiz içtiğimiz her şeyi fotoğraflayıp
paylaşabiliriz. Bu şekilde kendimizi samimi, içten veya ilgi
çekici göstermeye çalışırken aslında oversharing yapıyor
olabiliriz.
Oversharing Neden Olur?
Oversharing’in altında yatan birçok psikolojik neden vardır.
Bunlardan bazıları şunlardır:
- Yalnızlık: Kişi kendini yalnız hissettiğinde, başkalarıyla
bağlantı kurmak ve ilgi görmek için aşırı paylaşım yapabilir. Bu
şekilde kendini daha iyi hissetmeye çalışırken aslında kendini
daha da izole edebilir.
- Aşırı sosyal medya kullanımı: Sosyal medya, kişisel ve
profesyonel yaşamlarımız arasındaki çizgileri giderek daha fazla
bulanıklaştırıyor ve bizi “arkadaş” listemizin çok ötesinde
sonuçları olabilecek hassas bilgileri yayınlama riskiyle karşı
karşıya bırakıyor1. Çoğumuz sosyal medyada kendi yaşamlarımız
hakkında uygunsuz miktarda ayrıntıyı (fazla paylaşım) ifşa ediyor
ve daha sonra pişman oluyoruz. Utanç ve spekülasyonların
ötesinde, sosyal medyada ayrım gözetmeden yapılan paylaşımlar,
profesyonel yaşamınızdan kişisel yaşamınıza önemli olumsuz
sonuçlar doğurabilir.
- Sınırı belli olmayan ilişkiler: Kişi, yakın olduğu veya olmak
istediği kişilerle arasındaki sınırları belirleyemeyebilir. Bu
durumda, karşısındakine kendini daha yakın hissetmek veya güven
kazanmak için aşırı paylaşım yapabilir. Ancak bu, karşısındakinin
rahatsız olmasına veya ilişkinin zarar görmesine neden olabilir.
- Ani duygu durumları: Kişi, güçlü duygular hissettiğinde,
genellikle içindeki hisleri çevresiyle paylaşmak ister.
Arkadaşları, aileleri ve meslektaşlarıyla iletişim kurmak ve
onlardan destek almak için dürtüsel olarak itilir. Aşırı yoğun
duygularla hareket edilen anlarda, ani hislerle öfke veya sevinci
paylaşma duygusu gözlemlenir. Elbette bu durum çok insani bir
davranıştır ama sınırları bilerek ve gözeterek. Bu ayrımı yapmak
içinse sağlıklı düşünmek gerekiyor.
- Gergin veya eksik hissedilen arkadaş çevresi: Kişi, arkadaş
çevresinin kendisini yeterince dinlemediğini, anlamadığını veya
desteklemediğini düşünebilir. Bu durumda, başka insanlara kendini
ifade etmek ve kabul görmek için aşırı paylaşım yapabilir. Ancak
bu, karşısındakilerin ilgisini kaybetmesine veya kişiyi
yargılamasına yol açabilir.
- Kendini kanıtlama ve benimsenme ihtiyacı: Kişi, kendine
güveni düşük olduğunda, başkalarının onayını ve beğenisini
kazanmak için aşırı paylaşım yapabilir. Özellikle sosyal medyada,
diğer insanların hayatlarına bakarak kendini yetersiz veya eksik
hissedebilir. Bu durumda, kendini daha iyi, daha başarılı, daha
mutlu göstermek için aşırı paylaşım yapabilir. Ancak bu,
gerçeklikten uzaklaşmasına ve kendini daha da kötü hissetmesine
neden olabilir.
Oversharing’in Zararları Nelerdir?
Oversharing, kişinin kendine, başkalarına ve ilişkilerine zarar
verebilir. İşte bazı olası zararları:
- Kişisel mahremiyetin kaybı: Kişi, kendisi hakkında çok fazla
bilgi verdiğinde, kişisel mahremiyetini koruyamaz. Bu, kendini
savunmasız, rahatsız veya pişman hissetmesine neden olabilir.
Ayrıca, paylaştığı bilgilerin başkaları tarafından kötüye
kullanılması veya ifşa edilmesi riski de vardır.
- Sosyal reddedilme: Kişi, aşırı paylaşım yaptığında,
karşısındaki insanları sıkabilir, rahatsız edebilir veya
itebilir. Bu, sosyal reddedilme, yalnızlık veya dışlanma hissine
yol açabilir. Ayrıca, paylaştığı bilgilerin başkaları tarafından
alay konusu edilmesi veya eleştirilmesi de mümkündür.
- İlişkilerin zarar görmesi: Kişi, aşırı paylaşım yaptığında,
yakın olduğu veya olmak istediği kişilerle arasındaki ilişkileri
bozabilir. Bu, güven, saygı veya sevgi kaybına neden olabilir.
Ayrıca, paylaştığı bilgilerin başkaları tarafından yanlış
anlaşılması veya çarpıtılması da ilişkileri zedeleyebilir.
- Psikolojik sorunlar: Kişi, aşırı paylaşım yaptığında,
psikolojik sorunlar yaşayabilir. Bu, anksiyete, depresyon,
özgüven eksikliği, suçluluk, utanç, pişmanlık, stres veya travma
gibi sorunlar olabilir. Ayrıca, aşırı paylaşımın altında yatan
psikolojik nedenler de olabilir. Bu, dikkat eksikliği, obsesif
kompulsif bozukluk, narsisistik kişilik bozukluğu, borderline
kişilik bozukluğu veya bipolar bozukluk gibi sorunlar olabilir.
Oversharing Nasıl Engellenebilir?
Oversharing, kişinin kendine, başkalarına ve ilişkilerine zarar
veren bir davranıştır. Bu nedenle, bu davranışı fark etmek ve
engellemek için bazı adımlar atılabilir. İşte bazı öneriler:
- Kendinizi tanıyın: Oversharing’in altında yatan psikolojik
nedenleri anlamak için kendinizi tanımanız gerekir. Neden aşırı
paylaşım yapma ihtiyacı duyduğunuzu, bu davranışın size ne gibi
fayda veya zarar sağladığını, hangi durumlarda veya kişilerle
aşırı paylaşım yaptığınızı sorgulayın. Kendinizi daha iyi
tanıdıkça, aşırı paylaşım yapmanın altında yatan duygularınızı ve
ihtiyaçlarınızı daha sağlıklı bir şekilde ifade edebilirsiniz.
- Sınırlarınızı belirleyin: Aşırı paylaşım yapmamak için,
kendinizle ve başkalarıyla aranızdaki sınırları belirlemeniz
gerekir. Kendinizle ilgili hangi bilgilerin özel, hangilerinin
paylaşılabilir olduğunu netleştirin. Ayrıca, başkalarıyla olan
ilişkilerinizde de hangi bilgilerin uygun, hangilerinin uygun
olmadığını ayırt edin. Bu sınırları belirlerken, paylaştığınız
bilgilerin size, karşınızdaki kişiye ve ilişkinize ne gibi
etkileri olabileceğini düşünün. Sınırlarınızı belirledikten
sonra, bunlara sadık kalın ve başkalarının da sınırlarına saygı
gösterin.
- Dürtülerinizi kontrol edin: Aşırı paylaşım yapmak, genellikle
dürtüsel bir davranıştır. Kişi, güçlü duygular hissettiğinde,
bunları hemen başkalarıyla paylaşmak ister. Ancak bu, sonradan
pişmanlık veya utanç duymasına neden olabilir. Bu nedenle, aşırı
paylaşım yapmadan önce, biraz durup düşünmek ve duygularınızı
kontrol etmek gerekir. Paylaşmak istediğiniz bilgilerin gerçekten
gerekli, doğru ve uygun olup olmadığını, bunların size ve
başkalarına ne gibi sonuçlar doğurabileceğini, alternatif
yollarla kendinizi ifade edip edemeyeceğinizi değerlendirin. Eğer
aşırı paylaşım yapmanın size veya başkalarına zarar vereceğini
düşünüyorsanız, bunu yapmaktan vazgeçin.
- Sosyal medya kullanımınızı sınırlandırın: Aşırı paylaşım
yapmanın en büyük kaynağı sosyal medyadır. Sosyal medya, kişiyi
sürekli paylaşım yapmaya ve başkalarının hayatlarıyla kıyaslamaya
teşvik eder. Bu da, kişinin kendini yetersiz, mutsuz veya eksik
hissetmesine ve daha fazla paylaşım yapmasına neden olur. Bu
kısır döngüyü kırmak için, sosyal medya kullanımınızı
sınırlandırmanız gerekir. Sosyal medyada geçirdiğiniz zamanı
azaltın, sizi rahatsız eden veya kıskandıran hesapları takipten
çıkın, paylaşım yapmadan önce iki kere düşünün, sosyal medyayı
hayatınızın merkezi yapmayın. Sosyal medya yerine, gerçek hayatta
insanlarla iletişim kurun, hobilerinize zaman ayırın, kendinizi
geliştirin.
- Profesyonel yardım alın: Aşırı paylaşım yapmanın altında
ciddi psikolojik sorunlar yatıyorsa, bunları tek başınıza çözmeye
çalışmayın. Profesyonel bir yardım almak, size daha sağlıklı ve
mutlu bir yaşam sunabilir. Bir psikolog veya psikiyatrist ile
görüşerek, aşırı paylaşım yapmanın nedenlerini, sonuçlarını ve
çözümlerini konuşabilir, kendinize uygun bir tedavi planı
oluşturabilirsiniz. Ayrıca, güvendiğiniz yakınlarınızdan da
destek alabilir, onlarla duygularınızı ve düşüncelerinizi
paylaşabilirsiniz.
(ESRA GÜLLER)