Meddah, Arapça “medh” kelimesinden türetilmiş olup, “öven, metheden” anlamına gelmektedir. Meddah, başta Osmanlı İmparatorluğu olmak üzere, Anadolu, Balkanlar, Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da yaygın olarak görülen bir halk tiyatrosu türüdür. Meddah, tek başına sahneye çıkar ve elindeki mendil, sopa ve fes gibi basit aksesuarlarla çeşitli karakterleri canlandırır. Meddahın anlattığı öyküler, genellikle toplumsal, siyasi, ahlaki ve güncel konuları ele alır. Meddah, öykü anlatırken seyirciyle de sürekli etkileşim halinde olur ve onlara sorular sorar, yorumlar yapar, espri yapar ve alkış ister.
Meddahlık geleneği, Türk tiyatrosunun en eski ve en özgün formlarından biridir. Meddahlık, Orta Asya’dan Anadolu’ya gelen Türklerin, İslamiyet’in etkisiyle geliştirdikleri bir sanat dalıdır4. Meddahlık, özellikle 18. ve 19. yüzyıllarda Osmanlı İmparatorluğu’nda çok popüler olmuş ve saraydan sokaktaki kahvehanelere kadar her yerde icra edilmiştir. Meddahlık, 20. yüzyılda ise radyo, sinema, televizyon gibi yeni medya araçlarının ortaya çıkmasıyla gerilemiş ve unutulmaya yüz tutmuştur.
Meddahlık, 2008 yılında UNESCO tarafından Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi’ne alınmıştır. Bu sayede, meddahlık geleneğinin korunması, tanıtılması ve yaşatılması için uluslararası bir destek sağlanmıştır. Meddahlık, Türkiye’de de Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından koruma altına alınmış ve meddahların yetiştirilmesi için çeşitli kurslar, atölyeler ve festivaller düzenlenmiştir.
Meddahlık sanatını yaşatmak için çaba gösteren sanatçılar, meddahın öykülerini, üslubunu ve tekniklerini günümüze uyarlamaktadır. Meddahın kullandığı dil, giyimi, aksesuarları, ses tonu, mimikleri, jestleri, taklitleri ve seyirciyle olan ilişkisi, meddahlık sanatının temel unsurlarıdır. Bu unsurları, modern tiyatro sahnesine taşıyan sanatçılar, meddahlık sanatını hem geleneksel hem de yenilikçi bir şekilde icra etmektedir.
Orhan Kurt: Türkiye’nin en tanınmış meddahlarından biri olan
Orhan Kurt, 1950 yılında meddahlığa başlamış ve 2009 yılında
vefat etmiştir. Orhan Kurt, meddahlık sanatını hem geleneksel hem
de modern bir şekilde yorumlamış ve kendi yazdığı öykülerle
seyirciyi eğlendirmiştir. Orhan Kurt, meddahlık sanatını genç
nesillere de aktarmış ve birçok meddah yetiştirmiştir.
Metin Özlen: Türkiye’nin en genç meddahı olarak bilinen Metin
Özlen, 1988 yılında doğmuş ve 2007 yılında meddahlığa
başlamıştır. Metin Özlen, meddahlık sanatını günümüzün diline,
üslubuna ve konularına göre uyarlamış ve sosyal medyada da
paylaşmıştır. Metin Özlen, meddahlık sanatını hem geleneksel hem
de çağdaş bir şekilde icra etmektedir.
Cengiz Özek: Türkiye’nin en ünlü kuklacılarından biri olan Cengiz
Özek, 1969 yılında doğmuş ve 1990 yılında kuklacılığa
başlamıştır. Cengiz Özek, meddahlık sanatını kuklalarla
birleştirmiş ve kendi tasarladığı kuklalarla meddahın öykülerini
anlatmıştır. Cengiz Özek, meddahlık sanatını hem geleneksel hem
de yaratıcı bir şekilde icra etmektedir.
Meddah, Türk tiyatrosunun en köklü ve en özgün geleneği olan ve
tek kişinin taklitler yaparak halkı eğlendirdiği bir sanattır.
Meddahlık, UNESCO tarafından Somut Olmayan Kültürel Miras
Listesi’ne alınmıştır. Meddahlık geleneğini yaşatmak için çeşitli
çalışmalar yapan sanatçılar, meddahın öykülerini, üslubunu ve
tekniklerini günümüze uyarlamaktadır. Meddahlık sanatı, hem
geleneksel hem de yenilikçi bir şekilde devam etmektedir.