Ergun "Başıma geleceklerden Sayın Deniz sorumludur"

2468

 Çanakkale Belediyesi Encümen Üyesi ve CHP Grubu Meclis Üyesi Egemen Ergun, Çanakkale Belediyesi ve Çanakkale Kent Konseyi Çevre Meclisi tarafından başlatılan Su ve Vicdan Nöbeti’nin ilk günlerinde sosyal medyada canlı yayında açıklamalarda bulunmuştu. Ergun, açıklamalarının ardından provokatif haberlere konu oldu. Geçtiğimiz günlerde de Kirazlı’da yaşanan doğa katliamı ve Altın Madeni çalışmalarıyla ilgili toplantı düzenleyen Çanakkale Ticaret Borsası Meclis Başkanı Abdullah Deniz, altıncı şirkete destek vermişti. Deniz, aynı toplantıda Belediye Meclis Üyesi Ergun için; “Ben, şunu duyuyorum. Gezi Parkı’nı gündeme getirmeye çalışan CHP’li Belediye Meclis Üyesi var. Canlı yayında konuşmalarını seyrettim. Benim ülkemde suçu övmek, suçluyu normal insan gibi göstermek, suça tahrik etmenin suç olduğunu düşünüyorum” ifadelerini kullanmıştı. Ergun, önceki gün yapılan Belediye Meclis Toplantısı’nda Borsa Meclis Başkanı Deniz’in kendisi hakkında kullandığı söylemlere yönelik açıklama yaptı. Ergun; “Bir insanı hedef gösterip, maddi ve manevi linç edilmesine sebep olmak, insanlık suçudur” dediği konuşmasında; “Bu saatten sonra başıma gelecek en kötü olaydan Sayın Meclis Başkanı sorumludur. Tarih, zorbaları değil direnenleri yazar” ifadelerini kullandı. Ergun; “İnsanları sahip oldukları bir hakkı kullanmalarından dolayı suçlu kabul etmek ve cezalandırılmalarını istemek kabul edilemez” dedi.

 
“Tarih, zorbaları değil direnenleri yazar”
Çanakkale Belediyesi Encümen Üyesi ve CHP Grubu Meclis Üyesi Egemen Ergun; “Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 34’üncü Madde ‘Herkes, önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir. Toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı ancak, millî güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlığın ve genel ahlâkın veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması amacıyla ve kanunla sınırlanabilir. Toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının kullanılmasında uygulanacak şekil, şart ve usuller kanunda gösterilir” şeklindedir. Ben, kendimi yurtsever bir insan olarak tanımlıyorum. Dağını, taşını, insanını, ormanını, yeşilini ve denizini seven bir insan olmakla da övünürüm. Bazı yayın organlarında ve sosyal medyada kimi sivil toplum örgütü temsilcileri, hakkımda yaptığı açıklamalarla ilgili kısa bir değerlendirmem olacak” şeklinde başladığı konuşmasında; “Çanakkale Ticaret Borsası Meclis Başkanı Abdullah Deniz ile ilgili olarak; “Kazdağları Kirazlı-Balaban’da Su ve Vicdan Nöbeti’nin başladığı ilk günlerde Tekin Uğurlu’nun canlı yayınında ‘Gezi’de kazandık, ODTÜ’de kazandık, burada da kazanacağız’ cümlesinin yanlış yorumlandığını ve kasıtlı olarak çarpıtıldığını gördük. Süreç içerisinde aleyhimde yürütülen ve terörist-provakatör olma noktasına kadar getirilen maksatlı yorumları üzülerek izledim. Anayasamızın maddesi halkımıza bir hak tanımıştır. Çevre hassasiyeti dolayısıyla hem Gezi’de, hem ODTÜ’de hem de bugün Kazdağları’nda vatandaşlarımız bu haklarını kullanmaktadır. Yani bugün Gezi Parkı hala yeşil alan ise, ODTÜ’de Kavaklık alanı duruyorsa bu hassasiyet sayesindedir.  Söylediğim sözler tamamen çevre duyarlılığı kapsamında değerlendirilmeli ve maksadını aşan yorumlar yapılmamalıdır. Elbette eleştirilere ve yorumlara açığım. Ancak burada asıl tehlikeli olan bir insanın hedef göstertilmesidir. Meclis Başkanı Deniz, ‘Ben, şunu duyuyorum. Gezi Parkı’nı gündeme getirmeye çalışan CHP’li Belediye Meclis Üyesi var. Canlı yayında konuşmalarını seyrettim. Benim ülkemde suçu övmek, suçluyu normal insan gibi göstermek, suça tahrik etmenin suç olduğunu düşünüyorum’ dedi. Bir insanı hedef gösterip, maddi ve manevi linç edilmesine sebep olmak, insanlık suçudur. Bu saatten sonra başıma gelecek en kötü olaydan Sayın Meclis Başkanı sorumludur. Tarih, zorbaları değil direnenleri yazar” dedi.
(Baykal Sağlam)
Paylaş