İSİG Meclisi’nin yayımladığı rapora göre, 2023 Eylül-2024 Ağustos döneminde en az 66 çocuk işçi hayatını kaybetti. Raporda, bu ölümlerin kentlerde artış gösterdiği, tarım sektörü yerine sanayi, inşaat ve hizmet sektörlerinde yoğunlaştığı vurgulandı. Son bir yılda en az 66 çocuğun çalışırken yaşamını yitirdiği belirtilirken, bunların yüzde 24’ünün yerel kaynaklar ve bildirimler aracılığıyla tespit edildiği açıklandı. Çocuk işçi ölümleri, tarımdan sanayi ve hizmet sektörlerine kayarken, kırsal yoksulluk derinleşmesine rağmen, kentsel yoksulluğun artışı, çocuk işçiliğin kentlere taşınmasına neden oldu.
Tarım sektöründe 24 çocuk, sanayi sektöründe 17 çocuk, inşaatta 13 çocuk ve hizmet sektöründe 12 çocuk çalışırken yaşamını yitirdi. Tarım sektöründeki çocuk işçi ölümleri, geçmiş yıllara göre düşüş gösterse de yüzde 36 oranında. Sanayi ve inşaat sektörlerinde çocuk işçi ölümlerinin artış gösterdiği gözlemlendi. Özellikle makinelerde sıkışma, yüksekten düşme ve trafik kazaları çocuk ölümlerinin ana nedenleri arasında yer aldı.
Raporda tarım sektöründe yaşamını yitiren çocuk işçiler için, “Çocuklarımız ezilerek, boğularak, yüksekten düşerek ölüyor. Tarımda ölen çocukların 14’ü mevsimlik tarım işçisi, 6’sı çoban ve 4’ü çiftçiydi. Bu çocukların ölümünde en büyük neden boğulmalar. Günde 10-12 saat ve gündüz 40-50 derece sıcaklıkta çalışan bu çocukların en temel sorunu barınma, okula gidememe, yeterli beslenememe ve temiz suya ulaşamama. Tarımda ölen çocukların neredeyse yarısı sıcak havada çalışmadan bunalıp girdiği su kanalında veya derede boğulma nedeniyle hayatını kaybetti” denildi.
2023-2024 eğitim öğretim döneminde çocuk iş cinayetlerinin şehirlere göre dağılımı
7 çocuk İstanbul’da; 5 çocuk Şanlıurfa’da; 4’er çocuk Adana, Kocaeli ve Konya’da; 3’er çocuk Ankara ve Kayseri’de; 2’şer çocuk Çorum, Gaziantep, Hatay, Malatya ve Manisa’da; 1’er çocuk Adıyaman, Aksaray, Antalya, Ardahan, Aydın, Balıkesir, Bartın, Batman, Bayburt, Bursa, Çanakkale, Diyarbakır, Düzce, Edirne, Elazığ, Isparta, Karaman, Kilis, Kütahya, Mersin, Muğla, Niğde, Ordu, Şırnak, Zonguldak ve Irak’ta çalışırken hayatını kaybetti.
Raporda, “Kırsal yoksulluğun devam etmesine rağmen çocuk işçi ölümlerinin kentlere kaymasının bazı nedenleri var. Zira kırsal yoksulluk bitmediği gibi derinleşerek devam ediyor. Ne var ki, kentsel yoksulluğun derinleşmesi, özellikle MESEM’de gördüğümüz üzere bizzat devlet politikalarıyla kitleselleştirilen çocuk işçilik ve tüm Anadolu kentlerinde yoğunlaşan Organize Sanayi Bölgesi (OSB) gerçekliği artık çocuk işçi ölümlerini kent merkezlerine ve çeperlerine taşımış durumda” sözlerine yer verildi. OSB’lerde yoğunlaşan çocuk işçiliği, İstanbul-Kocaeli, Şanlıurfa-Gaziantep ve Adana-Hatay gibi bölgelerde en yoğun seviyede yaşanıyor. Özellikle tarım işçisi çocukların ölümleri, sosyal hayattan dışlanmış olmaları sebebiyle daha az görünürken, kentlerdeki çocuk işçi ölümleri artık daha fazla dikkat çekiyor.
Çocuk işçi ölümleri arasında kız çocuklarının oranı yüzde 8 olarak tespit edilirken, göçmen çocukların iş gücüne katılımı da artıyor.
Çocuk işçiler, yetersiz ve sağlıksız beslenme, barınma sorunları ve temiz suya ulaşamama gibi ciddi sorunlarla karşı karşıya. Özellikle tarım sektöründe çalışan çocuklar, sıcak hava koşulları ve ağır çalışma şartları nedeniyle boğulma, yüksekten düşme gibi nedenlerle hayatını kaybediyor. Sanayi ve inşaat sektöründe çalışan çocuklarda ise makinelerde sıkışma ve patlama gibi kazalar ölümlere yol açıyor.
İSİG Meclisi’nin hazırladığı raporda “Çocuk işçi ölümlerinde artık ilk sırada kırlar yani tarım alanında değil kentler yer alıyor” sözlerine yer verilerek 2024-2025 eğitim öğretim yılı başlarken talepler de şu şekilde sıralandı;