Bursa'da Nilüfer ilçesinde yer alan tıbbi aromatik bitki bahçesinde, arı yatağı uygulamasıyla terapi yapılıyor. Bir kabinin içine kurulan kovan sayesinde arıların çıkardığı sesler ve uçucu gazlar, üzerinde yatan insanı daha dinçleştiriyor. Arılar ve kabinde yatan kişi arasında bir temas olmamakla birlikte kabine girenler rahatladıklarını hissediyor. Rusya'da geleneksel olarak yapılan bu terapi yöntemi Türkiye'de yaygın olmamakla beraber, yerli ve yabancı turistler tarafından oldukça rağbet görüyor.
Kovanın içindeki arıları sessiz bir ortamda duyabilen insanların rahatladıklarını ve daha dinç olduklarını söyleyen Dr. Dursun Ünal, “Bu bahçeyi 9 yıl önce tıbbi aromatik bahçe olarak kurduk. Aynı zamanda bal arılarını da buraya ekleyerek apiturizm ile birleştirdik. Bal arıları, çiçeklerin en yoğun açtığı dönemde bir kovanda ortalama 60-70 bin sayıyı bulabiliyor. Bu dönemlerde de arı yatağı uygulaması yapabiliyoruz. Sayıları ne kadar çoksa, üzerinde yatan insana enerji veriyor. Kovana getirdikleri uçucu yağ asitlerinin kokusu kabine yayılıyor. Kanatlarından verdikleri sesin frekansı insan vücuduna etki etmektedir. Bu mekanizmayla üzerinde yatan insana büyük bir dinçlik uyandırmaktadır. Özellikle Rusya'da yaygın olarak yapılıyor. Avrupa'da da apiturizm oldukça gelişti, insanların ilgisini çeker hale geldi. Arı yatağına giren insanın, arı ile teması söz konusu değildir. Arıların giriş yönü kabinin farklı tarafında, insanlar ise başka bir taraftan girmektedir. İnsan ve arılar arasındaki ince tahta üzerindeki ızgaradan gelen ses, koku ve enerji, insana fayda sağlıyor” ifadelerini kullandı.
Rusya ve bazı Avrupa ülkelerinde yıllardır uygulanan bu terapi yönteminin Türkiye'de de olduğunu öğrenen turistlerin ilgi gösterdiğini belirten Dr. Ünal, “Burası Nilüfer ilçesine bağlı Dağyenice Mahallesi'nde yer alıyor. Organik tarım yapılan bir alan ve çevremizde ses kirliği yok. Biz burayı ilk başta hobi amaçlı kurmuştuk. Zaman içerisinde gelen özellikle Arap turistler bahçemize ilgi göstermeye başladı. Bahçemizde yetişen tıbbi aromatik bitkiler ve arılara rağbet gösterildi” dedi.
(İHA)