11 Mart itibariyle Ramazan Ayı başladı. Oruç tutmak isteyen diyabet hastaları için VM Medical Park Samsun Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Hulusi Atmaca açıklamalarda bulundu.
Diyabetin kan şekeri dengesinin bozulduğu bir hastalık olduğunu söyleyen Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Hulusi Atmaca, “Diyabetik bireylerde pankreastan salgılanan insülinde yetersizlik olduğu için kan şekeri dengesi kurulamaz. Diyabet hastalarının oruç tutabilme durumu, hastalığın tipine, seyrine ve eşlik eden diğer hastalıklara bağlıdır” ifadelerini kullandı.
Diyabetin halk arasında genellikle kan şekerinin çok yükselebildiği bir hastalık olarak bilinmesine rağmen, gerçek hayatta kan şekerinin anormal yükselme ve/veya hayati tehlikeye sokacak kadar anormal düşmeye neden olabildiğini ifade eden Prof. Dr. Mehmet Hulusi Atmaca, “Bu açıdan diyabet, kan şekerinin dengesizleştiği bir hastalıktır. Diyabeti olmayan sağlıklı bireylerde beslenmedeki dengesizliklere rağmen kan şekeri normal sınırlarda seyredebilirken, diyabetik bireylerde pankreastan salgılanan insülindeki yetersizlik nedeniyle bu denge kurulamaz. Böylece uzun süren açlıklarda kan şekeri hayati tehlikelere yol açabilecek ani şeker düşüklüğüne veya aşırı ve sağlıksız beslenmede kan şekerinin ileri derecede yükselmesine yol açabilir” sözlerine yer verdi.
Orucun mevsimine ve yaşanan coğrafyaya göre değişen sürelerde gün boyu açlığın ve susuzluğun sürdüğü bir ibadet olduğunu belirten Prof. Dr. Atmaca, “Hangi hastanın oruç tutabileceği diyabetinin tipine, seyrine ve eşlik eden diğer hastalıklara bağlı değişiklik gösterir. Bu yüzden her diyabet hastasının bu açıdan ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekir. Bazı hastaların uzun sürecek bir açlık veya susuzluğa maruz kalması uygun değildir, bazılarının da uygun önlemler ve tedavide yeni düzenlemelerle oruç tutması sağlanabilir” dedi.
Oruç ve diyabetik hasta ilişkisinin basitçe üç grupta ele alınabileceğini söyleyen Prof. Dr. Atmaca, bunları şu şekilde sıraladı:
Oruç tutması uygun görülen hastaların yaklaşık 14 saat sürecek açlık ve susuzlukta dikkat etmesi geren durumlar olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Atmaca, “Oruç sırasında kan şekerinde ani düşmeler veya 250 mg/dl’yi aşacak yükselmelerde oruca son verilmeli ve hekime başvurmalıdırlar. Hastaların mutlaka sahura kalkmaları, yeteri kadar sıvı almaları ve menü içeriği ve miktarı büyük önem arz eder. Tatlı ve hamur içerikli gıdalardan uzak kalmak ve kalori sınırlaması, özellikle kilo sorunu olan hastalar için kilo kaybı sağlayabilir. Sonuç olarak, uygun hastalar için Ramazan ayı sağlık açısından bir fırsat ve kazanç ayına dönüştürülebilir” dedi.
(SAİM TUNÇMAN)