700 YILLIK DESENLER AYVACIK HALISI İLE GÖRÜCÜYE ÇIKIYOR
Çanakkale'nin Ayvacık ilçesi adını ayrıca dünyaca ünlü el dokuması halıları ile de duyurmuştur. Geleneksel el dokumacılığı, yöre halkının Troia'dan beri en köklü geleneğidir. İlçe ve köyler dolaşıldığında, çoğu evde halı, kilim dokuma tezgâhının olduğu görülür.
Anadolu Yarımadası'nın en uç noktasında, Ege ve Marmara'nın birleştiği kesimde yer alan Ayvacık zaman içerisinde değişik kültürlere ev sahipliği yapmış. İlçe Assos Antik Kenti ve Midilli Adası'nın karşısında yer alan, 88 kilometrelik sahil bandıyla, zeytin ağaçları ve doğasıyla burada yaşayan halk yüzyıllardır, tahta tezgâhlarda kök boya kullanılan yün iplerle yaptıkları halılara kendi iç dünyalarını işliyor. Yörük kadınları bu bölgede 5 asırdır el dokuması ile halı üretip hem aile bütçelerine, hem de ülke ekonomisine girdi sağlıyorlar. Köylerde yaşayan yöre halkı, üretimi çok zahmetli olan ve kök boya kullanıldığı için renkleri solmayan bu halıları görücüye çıkıyor. Yüzyıllar önce bu bölgeye göç eden halk, atalarından gördüklerini kafalarında taşıdıkları motif ve desenleri günümüze kadar getirerek 500 yıllık el dokumacılığı olan halıcılığı yaşatmayı nesilden nesillere aktarmışlar. Özellikle köylerde yaşayan Ayvacıklıların, tahta tezgâhlar da işlediği halılarda, atkı, çözgü ve argaç denilen, el bükümü yün ipler kullanılıyor. Yüzyıllardır nesilden nesille aktarılan motifler, hünerli ellerde metrekareye 80 ile 120 bin ilmek atılarak hayat buluyor. Kök boya ile üretilen bu halılar Türkiye ve dünyada rağbet görüyor. Kök boya yöntemi kullanılarak el ile dokunan halılar, solmama konusunda 100 yıl garantili olarak satılıyor.
"Bu tezgâhlar göçebe kültürünün izlerini taşımaktadır"
Ayvacık'ta yaşayan ve İşletme sahibi olan Mehmet Ünal Şahin dedesinden devir aldığı halıcılığı iç piyasada olduğu kadar yurt dışında da Ayvacık halısının ismini dünyaya duyurmuş. Gücünün yettiği sürece yöresel kültüre daima destek vererek, bu kültürlerin yaşaması için elinden geleni yapmış. Kendisiyle halı üzerine güzel bir söyleşi yapma imkânım oldu. Bakın Ayvacık halılarıyla ilgili nelerden bahsetti. Şahin "İlçede el dokumacılığı, yöre halkının Troia'dan beri en köklü geleneğidir. Yörede el dokumacılığını ananelerinden gördükleri en eski gelenektir. Ayvacık Halıları genellikle Astar Tezgâhlarda dokunur. Bu tezgâhlar göçebe kültürünün izlerini taşımaktadır. Köylerde çoğu evde halı dokuma tezgâhı vardır. Tarım, hayvancılık ve turizm, bunlar birbirine bağlı lokomotifler. İlçemizde küçükbaş hayvancılığı halen yapılmaktadır. Bu koyunlardan kırkılan yünleri yöre kadınlarımız, ip haline getiriyor. Yünden atkı, çözgü ve argaç denilen 3 tür ip yapılıyor ve Ayvacık halısına değer katıyor. Ayvacık yöresindeki dokunan bu halıların en önemli özelliği ise ipliklerinin kök boya ile yapılmasıdır. Kökboyası ile dokunan bu halılara en büyük değeri, yün iplikler katıyor. Daha sonra bunları boyuyor, ninesinden ve annesinden ne öğrendiyse bunu da o düğüm tekniğiyle dokuma dediğimiz halı türüne yansıtıyor. Halılara yansıyan bu motifler yıllar önce göç yolunda göç ederken, atalarından gördüklerini kafalarında taşıdıkları bu desenleri, motifleri ve kültürleri getirmişler Anadolu'nun en uç noktasında bulunan bu güzel ilçemize. Halı dokuyan bir bayan, içinden geçeni, gelenekleri ve sıkıntılarını sembollerle yansıtarak, aile büyüklerine veya eşine söyleyemediği sözleri halılara semboller koyarak ifade etmeye çalışmışlar. Dokuma tezgâhlarında dokunan bu halıları sadece yere serilen bir halı veya nesne olarak düşünmememiz gerekiyor. Ayvacık halısı yöreye özgün desenlere sahip, halı dokuyan aileler halıya duygu ve düşüncelerini katarak eski çağlardan günümüze kadar gelen kültürlerin yansımasıdır." dedi.
"Yanan bir yere bu halıyı atın hemen söner"
Şahin "Bu halılar doğal itfaiyedir" dedi. Nedenini sorduğumda Şahin "Halılar koyun, keçi kılından yapılıyor. Evde yanan bir yere bu halıyı atın, hemen söner. Çünkü hayvan kılı yanmaz ve hava geçirmez. Onun için diyorum ki bu halılar doğal itfaiyedir yangını önler."
Halıcılık ilçede yaşatılmalı
Mehmet Ünal Şahin, Ayvacık yöresinde halı dokumacılığının yöre halkının önemli bir geçim kaynağı olduğunu da belirterek, gün geçtikçe azalan dokuma tezgâhları yeniden canlandırıp o eski günlerine dönmesi gerekiyor. Bununla ilgili birçok çalışma yapıldı ve Çanakkale 18 Mart Üniversitesi bünyesinde 1982 yılında ilçemize Çanakkale İli Özel İdare Müdürlüğü tarafından "Halıcılık Okulu" olarak inşa edildi. 1982 yılından 1994 yılına kadar çeşitli kurum ve kuruluşlarca kiralanan bina, 1994-1995 Eğitim-Öğretim Yılı'nda Ayvacık Meslek Yüksekokulu'na nakledilmiştir. Aynı yıl "El Sanatları" programı ile eğitim-öğretime başlayan Yüksekokul, 1997-1998 Eğitim-Öğretim Yılı'na kadar aynı programla hizmet vermiştir. 1997-1998 Eğitim-Öğretim Yılı, Çanakkale Meslek Yüksekokulu Halıcılık Programı ile Yüksekokulumuz El Sanatları Programı yer değiştirmiştir. Halıcılık Programı'nın ismi, 2005-2006 Eğitim-Öğretim Yılında Halıcılık ve Desinatörlüğü Programı olarak değiştirilmiş; aynı Eğitim Yılı içerisinde İşletme Programı da açılarak, ek kontenjanla öğrenci alınmıştır. 2008-2009 Eğitim-Öğretim yılının başlaması ile birlikte, inşaatı tamamlanan, 1348 m2 fiziki mekâna sahip, yeni hizmet binamız faaliyete geçerek buradan öğrenci yetiştirmeye başlamıştır. Ayvacık'ta halı kilim sanatı halen devam etmektedir. Yöremizde yapılan halıların, hikâyelerine göre desen, desenlerine göre de isimleri ile anılırlar. Bunlardan bazıları Turnalı, Oklu, Kabak Çiçeği, Elek, Altın Tabak, Hayat Ağacı, Türkmen Gülü, Yeşil Budak, Beratlı, Eski Yörük, Eli Belinde bu desenlerden en çok bilinenleridir. Ayvacık halı ve kilimleri, desenlerinin orijinalliği sayesinde; dünya halıcılık literatüründe haklı bir üne sahiptir. Halen ilçemiz ve köylerinde halı dokuyan ailelerimiz vardır. Halıcılık yüzyıllardır bu bölgede yapıldı. 67 köyü bulunan ilçemizin en az 30 köyünde halı dokunurdu. Artık günümüzde insanlarımız halı dokuma işiyle uğraşmıyorlar. Geriden gelen genç nesilde halı dokuma işine bakmıyor. Gençlerimiz halı dokuma işine ilgi duymayınca, halıcılık kültürü yavaş yavaş azalmaya başladı. Halı dokuma işi kitaptan okumayla da yapılacak bir iş değil. Bu gelenek ve göreneklerle, kafasındaki motif örneklerini yapacakları ürüne aktarıyorlar. Günümüzde ilçemizde yaşayan gençlerimiz bu halı dokuma işini yapmayınca halıcılık kültürü zaman içinde yok olacak" şeklinde konuştu.
(Erhan Taylan)